Translation of "계속해서" in Turkish

0.029 sec.

Examples of using "계속해서" in a sentence and their turkish translations:

계속해서

pozitif geri besleme döngüsü başlatır

그들은 저에게 계속해서 거절했습니다.

Peşpeşe bana hayır dediler tabii ki.

현재 저희도 계속해서 조합이나

Pek çoğumuz farklı formulleri, farklı dozajları ve farklı zamanlamaları

그냥 계속해서 밀고 나가든

Ya zorlayacağız  ve bunu yapacağız

계속해서 조사해야 하는 거죠.

oraya gittiğinde ne olacağı bilinmeli.

그동안 약 값은 계속해서 증가해왔습니다.

Bu sırada bu ilaçların fiyatları 2012'den beri %68 artarak

이를 계속해서 반복하면 가설이 명확해지겠죠.

ve siz bu süreci tekrarlarken fikriniz özüne ulaşarak iyileşir.

하지만 간호사는 계속해서 체크리스트를 지워나갔습니다.

ama hemşire kontrol noktalarına devam etti.

그 후로 비슷한일이 계속해서 벌어졌습니다.

Bu haftalarca sürdü

토너먼트는 계속해서 하관과 발톱의 출동을 선사할니다

Çeneler ve pençelerin kapışmasıyla turnuvamız devam ediyor.

저를 계속해서 빤히 쳐다보고 있는 눈길

Sabit bakışlar, sürekli olarak bana bakılması,

지속가능한 발전에 계속해서 기여하도록 할 예정입니다.

katkı sağlamaya devam edecek yeni nesil uygulamalar geliştireceğiz.

독의 일부는 피하에 남아 계속해서 고통을 주었습니다

ama zehrin birazı derisinin altında kaldı, aynı acıyı defalarca yaşadı.

그는 계속해서 같은 걸 물었다. '너도 느껴져?'

Hep aynı soruyu sordu, ''Onu hissediyor musun?''

계속해서 제가 살아남은 것이 얼마나 큰 행운인지 되뇌었습니다.

hayatta olduğum için ne kadar şanslı olduğumu,

계속해서 구출해 줄 수 있을지 알 수 없습니다.

yapmaya devam edersek doğal ekosistem tarafından

포식자들이 극세사를 먹은 유기체를 계속해서 다시 먹이로 삼죠

Mikrofiber sindirmiş organizmaları yiyen yırtıcılar tarafından.

학생들이 더 이상 보상금을 받지 못해도 계속해서 프로그램을 이용할까요?

Artık ödeme yapılmazsa gelmeye devam edecekler mi?

저는 앞으로도 계속해서 연구에 매진할 것입니다. 연구에 매진하던 중,

İleriye, daha ileriye gittim ve gittikçe fark ettim ki

그래도 우리는 계속해서 임무를 이어 갈 수 있습니다 독성 생물을 찾는 거예요

Ama şunu yapabiliriz, bu göreve devam edip zehri canlı olarak bulmaya çalışmak için