Examples of using "얕은" in a sentence and their turkish translations:
Aşırı sığ bir suda.
Döllenmiş yumurtalarını sığ sulara getiriyorlar ki...
Dinozorlardan önce bile bu sığ sularda gizlice dolanıyordu.
Çocukluğumun çoğunu kayalık havuzlarında geçirdim. Sığ yosun ormanlarına dalardım.