Examples of using "Ricoperta" in a sentence and their turkish translations:
O dağ kar ile kaplıdır.
Arabam güvercin pisliği ile kaplı.
Arabam güvercin pisliği ile kaplı.
Tepe tamamen karla kaplıydı.
Şehrimiz duman kaplıydı.
Çocuk yüzü çamurla kaplı döndü.
Tarantula, gördünüz mü? Bakın, üzeri kumla kaplı.
Hayvanların derisi kıllarla kaplıdır.
Bu dağ tüm yıl boyunca karla kaplıdır.
- Dağ kar ile kaplı.
- Dağ, kar ile kaplı.
Merdiven çamurla kaplandı.
Tepe karla kaplanmıştı.
- Sıra tozla kaplı.
- Masa tozla kaplı.
Dağın üst kısmı karla kaplıdır.
Bu dağ bütün yıl karla kaplıdır.
Şu küçük ev, küçük bir kızken ninemin yaşadığı, papatyalarla kaplı ve etrafında elma ağaçları olan bir tepede bulunan küçük eve çok benziyor.
Duvar kısmen sarmaşıkla kaplıdır.