Examples of using "Lavorava" in a sentence and their turkish translations:
Çalışıyordu.
Tom çalışıyordu.
O, temelde serbest olarak çalıştı.
Tom burada çalıştı.
Tom bir moda tasarımcısı olarak çalışırdı.
Tom bir fırında çalışırdı.
Bizim şirket için çalışırdı.
Tom bir çiftçi olarak çalıştı.
Tom, Mary için çalıştı.
Tom eskiden Mary ile çalışırdı.
Tom, çalışırken şarkı söyledi.
Leyla bir striptizci olarak çalıştı.
Fadıl, Dania için çalıştı.
- Tom garsonluk yaptı.
- Tom garson olarak çalıştı.
Tom bir deli gibi çalıştı.
Tom, gece gündüz çalıştı.
Tom bir hastanede çalıştı.
Tom Mary'nin nerede çalıştığını biliyordu.
Tom bir fabrikada çalışırdı.
Tom gece geç saatlere kadar çalıştı.
Tom bizim için çalışırdı.
Tom Mary'nin nerede çalıştığını bilmek istiyordu.
Tom bir kez benim için çalıştı.
Tom bir petrol şirketi için çalıştı.
Tom bir postanede çalışıyordu.
Çiftlikte part-time çalışırken Tom'la tanıştı.
Tom, Mary'yi bahçesinde çalışırken gördü.
Bir bankada çalışmış olan bir amcam var.
Tom, Mary'yle birlikte bir süpermarkette çalıştı.
Tom kapalı yerlerde çalıştı.
Tom bir müzik mağazasında çalışıyordu.
Tom kilden bir vazo çalışması yaptı.
Annem huzurevinde çalışıyordu.
Valentina'nın annesi bir tekstil fabrikasında çalıştı.
Tom bir itfaiyeci olarak çalıştı.
Tom, kasabanın en popüler restoranlarından birinde çalışıyordu.
Tom gece gündüz çalıştı.
Rahibe Teresa Hindistan, Kalküta'da yaşamış ve çalışmış Katolik bir rahibeydi.
Tom Boston'da çalıştı.
Tom bir fizyoterapist olarak çalıştı.
Tom, Mary ile çalıştı.
Tom Avustralya'da çalıştı.
Ama deniz biyoloğu Richard Fitzpatrick öfkeli bir denizkestanesinin saldırısına uğradığında gündüz vakti işini yapıyordu.
Köylü Lakchmamma değerli keçisi aniden koşmaya başladığında Karnataka'daki bir tarlada çalışıyordu.
Burada çalıştığını bilmiyordum.