Examples of using "L'hanno" in a sentence and their turkish translations:
Onlar onu tamir ettiler.
Onlar onu açıkladı.
Onlar onu duydular.
Bunu onlar yaptı.
Onlar onu kontrol altına aldı.
Onlar onu buldu mu?
Onu satın aldılar mı?
Onu yaptılar mı?
Onlar onu düzeltti.
Onu serbest bıraktılar.
Bunu daha önce yaptılar.
- Bunu gerçekten onlar yaptı.
- Gerçekten bunu yaptılar.
Onlar onu kovdular.
Onlar onu duydu.
Onlar onu görmediler.
Onlar onu uyardı.
Onlar onu uyardı.
- Onu bulmadılar.
- Onlar onu bulmadı.
Bunu kendi başlarına anlamışlardı.
Onu hapse koydular.
Onu zaten yaptılar.
Onlar onu dikkatle izledi
Onlar onu dikkatle izledi.
Herkes onu dikkatlice izledi.
Herkes onu dikkatlice izledi.
Onu hak ettiler.
Onu engellediler.
Onlar onu gördü.
Onu serbest bıraktılar.
Onu serbest bıraktılar.
Ona boyun eğdirdiler.
Ona boyun eğdirdiler.
Onun yerini tespit ettiler.
Onu duydular.
Onlar onu takip etti.
Onu yakaladılar.
Onu yakaladılar.
Onlar onu tevkif etti.
Onu mahvettiler.
Onu buldular.
Onu Twitter'da yazdılar.
Onu onlar inşa ettiler.
Onlar onu buldu, değil mi?
- Onu buldular, değil mi?
- Onlar onu buldu, değil mi?
Onlar onu dekore etti.
Onlar onu götürdüler.
Onlar az önce onu gördü.
Onlar onu nereye götürdü?
Onlar onu nereye götürdü?
Onlar onu bulmadı.
Onlar onu nasıl yaptı?
Onlar sadece onu gördü.
Onu buldular mı?
Onu buldular mı?
Onlar neden onu kovdu?
Onlar onu buldu mu?
Ona Jane adını verdiler.
O gözyaşlarına boğuldu.
Onu masanın altında bıraktılar.
Onlar onu kontrol altına aldı.
Onu serbest bıraktılar.
Onlar onu sorguladılar.
Onların bir TV'si var.
- O hazırlıksız yakalandı.
- O savunmasız yakalandı.
Onlar onu tehlikeden kurtardılar.
Onlar onu yakaladılar.
Onu öldürdüler.
Onlar onu öldürdü.
Onlar onu tutukladılar.
Onlar onu tutukladılar.
Bunu onlar söyledi.
Onlar onu anladılar.
Onlar ona işkence yaptılar.
Onlar ona işkence yaptılar.
Onun etrafını çevirdik.
Onlar onu gördü.
Onlar onu tanıdı.
Onlar onu tanıdı.
Onlar onu öldürdü.
Onlar onu görmezlikten geldi.
Onlar onu kucakladı.
Onlar onu buldu.
Onlar onu idam etti.
Onlar onu idam ettiler.
Onlar onu dışladı.
Onlar onu sınır dışı ettiler.
Onlar onu yakaladı.
- Onu buldular.
- Onlar onu buldu.
Herkes onu gördü.
Onlar onu yapmadılar.
Herkes onu göz ardı etti.
Herkes onu görmezden geldi.
Onlar ona sarıldılar.
Bütün arkadaşları onu terk mi etti?