Examples of using "Száraz" in a sentence and their turkish translations:
Saçı kuru.
Boğazım kuru.
Benim cildim kuru.
Bana kuru bir havlu getirin.
Paul kuru saça sahiptir.
Ağzım kuruydu.
Boğazım biraz kuru.
Tavuk biraz çok kuruydu.
Benim boğazım biraz kuru.
Kuru ahşap iyi yanar.
Kuru kum su emer.
içme suyu götürmeliyiz. Alaska'da eriyen buzdan faydalanıp
Fakat kuru ve sıcak havalarda sanki kilometrelerce sürerdi.
Ceviz ağacı, kuru ve sıcak bir iklimi tercih eder.
Tom'un kuru bir havluya ihtiyacı var.
Uzun, susuz ve sıcak bir mevsimin sonuna gelinmiş. Gündüz sıcaklıkları 40 dereceyi aşıyor.