Examples of using "Hallgatták" in a sentence and their turkish translations:
Onlar dikkatle dinledi.
çok yüksek sesli müzik dinlerlerdi, ağlarlardı ve bağırıp çağırırlardı.
Çocuklar kamp ateşi etrafına oturdu ve Tom'un hayalet hikayelerini anlatışını dinledi.