Examples of using "Yhtiön" in a sentence and their turkish translations:
Şirketin Tom'u Boston'a gönderdiğini düşündüm.
İsmen o şirketin başkanını tanıyorum.
Yeni patron şirketi daha iyi bir hale getirdi.
Denetçi, şirketin hesaplarında bazı anormallikler algıladı.