Examples of using "Mukana" in a sentence and their turkish translations:
Şarkıya eşlik et.
Eşlik edeceğim.
Evde misin?
Gönüllü müsün?
Bu işin içinde sen de var mısın?
Tom gemide.
Pekâlâ, üzerimizde ne var?
O fiyata vergi dahil mi?
Senin yanında dizüstü bilgisayarın var mı?
Buna katılmayacağım.
Yanında bir sözlük var mı?
Onlar takip etmiyorlar.
Yanımda para yok.
Burada yetki sizde. Bu yolculukta benimlesiniz.
Bob plana katılmadı.
Grup ile kalmak zorundayım.
Benim her zaman bir not defterim var.
Cep telefonun yanında mı?
O yanımda değil.
Kayalık havuzunun oyuncuları her gelgitte değişir.
Tom'la gidecek misin?
Birçok ev sel tarafından sürüklendi.
- Tom konunu dışında.
- Tom olup bitenden habersiz.
Yanımda hiç param yok.
Beni izliyor musun?
Ormanda kurtlar varsa silahlanın!
Seçim kampanyası yapıyor. Propaganda yapıyor.
Bize katılacağına kesin gözüyle bakıyorduk.
Fiyata tüketim vergisi dahil.
- Yanınızda bir kaleminiz var mı?
- Yanında kalemin var mı?
Tom bizimle mi?
Onun aylığı enflasyona ayak uyduramıyor.
Kuzey veya güneyindeyse... ...mevsimler değiştikçe bu denge bozulur.
Onu gördü, onunla tanıştı. Defalarca kez yanına gittik.
O yavaşça yürüdü böylece çocuklar yetişebildi.
Neden bir silah taşıyorsun?
Babam bir aşçılık yarışmasında bir yarışmacıydı ve birincilik ödülünü kazandı.
Kayalar da aşırı kaygan. Buraya düşmek istemem.
Ücrete tüketim vergisi dahil değil.
Enflasyondan dolayı, maaşlar yüksek yaşam maliyetine ayak uyduramıyor.
Sivrisinekler ısırdı, kaşınıyor. Herhangi bir ilaçın yok mu?
Vücudumuzun bilgeliği. Tükürük sürekli sahip olduğumuz sıradan bir şey
Tom Mary'ye beş yaşındayken karıştığı trafik kazası hakkında soru sordu.
Babası bir belediye başkanıydı ama o siyasetle ilgilenmek istemiyordu.