Examples of using "Mereen" in a sentence and their turkish translations:
O, denize çıplak daldı.
Uçak okyanusa indi.
Nehir denize doğru akmaktadır.
Nehir yavaş yavaş denize doğru akar.
Çoğu nehirler denize akar.
Denize ulaşan yavruların üçte birini kapacaklar.
Ağır bombardıman, yağmur ve kırık sulama kanallar savaş alanını bir denize dönüştürür