Examples of using "Baking" in a sentence and their turkish translations:
Bu sıcaklığa dayanamıyorum!
Kurabiye yapıyoruz.
Ekmek pişiriyorum.
Kurabiye yapıyoruz.
Pişirmeyi seviyorum.
Ekmek pişiriyorum.
Tom ne pişiriyor?
Fırında bir şeyler pişirmek keyiflidir.
- Turta pişiriyorum.
- Turta yapıyorum.
Pastayı pişirmeyi bitirin.
Tom kurabiye pişiriyor.
Ne pişiriyorsun?
Mary kek pişiriyor.
Tom bir pizza yapıyor.
Biz havuçlu pasta pişiriyoruz.
- Pasta yapıyordum.
- Kek pişiriyordum.
Tom pasta pişiriyor.
Ekmek fırında pişiyor.
Tom kurabiye pişiriyor, değil mi?
Ne pişiriyorsun?
Bu lezzetli keki pişirdiğin için teşekkürler.
Pastam pişerken düştü.
Mary'nin doğum günü için bir kek pişiriyorum.
Tom ve Mary kek pişiriyorlar.
Tom bir kek pişiriyor, değil mi?
Tom'un doğum günü için bir pasta yapıyorum.
Pencereyi açın. Burası çok sıcak.
Suya tuz ve kabartma tozu ekleyin.
Tom ve Mary tüm sabahı kekler pişirerek geçirdi.
Sodyum bikarbonat, yaygın olarak kabartma tozu olarak bilinir.
Tom ve Mary öğleden sonrayı bal kabaklı turta pişirerek geçirdiler.
- Ben bir kek yapıyordum.
- Kek pişiriyordum.
Pastayı pişirmek yumurta kızartmaktan çok daha fazla zaman alır.
Tom çok gençken fırında pişirmekle ilgilenmeye başladı.
pişerek geçirdiğim Kaliforniya'ya geri geldiğim için,
Tom Mary'yi John'un doğum günü partisi için bir kek pişirmeye ikna etti.
Evin arkasında ekmek pişirmek için bir tuğla fırın var.
Sen hiç onları kızartma yerine patateslerini fırında pişirmeyi düşündün mü?
Bu keki yapmak için kabartma tozu ve tuzsuz tereyağına ihtiyacın var.
Onu temiz kokulu tutmak için buzdolabında bir kutu kabartma tozu tut.
Tom Mary'yi John'un doğum günü partisi için bir kek pişirmeye ikna edemedi.
Tom'u Mary'nin doğum günü partisi için bir kek yapmaya ikna edemedim.