Translation of "Oynar" in Hungarian

0.004 sec.

Examples of using "Oynar" in a sentence and their hungarian translations:

- O futbol oynar.
- Futbol oynar.

Focizik.

Benimle oynar mısın?

- Játszana velem?
- Játszanál velem?

Satranç oynar mısın?

Sakkozol?

Golf oynar mısın?

Golfozol?

Tenis oynar mısın?

Jársz teniszezni?

Tom futbol oynar.

- Tom futballozik.
- Tomi focizik.

Onlar basketbol oynar.

- Kosárlabdáznak.
- Kosaraznak.

Onlar futbol oynar.

- Fociznak.
- Futballoznak.

Tom ragbi oynar.

Tomi rögbizik.

Bovling oynar mısın?

Tekézel?

Futbol oynar mısın?

- Focizol?
- Te focizol?
- Ön futballozik?
- Futballozol?
- Te futballozol?

Kim golf oynar?

Ki golfozik?

O iyi oynar.

Jól játszik.

Kumar oynar mısın?

Hazárdírozol?

O, sabahleyin tenis oynar.

- Reggel teniszezik.
- Reggelenként teniszezik.

İyi tenis oynar mısın?

Jól teniszezel?

Basketbolu iyi oynar mısın?

Jól tudsz kosárlabdázni?

Okuldan sonra beyzbol oynar.

Iskola után baseballozik.

Tom sabahleyin tenis oynar.

Tamás délelőtt teniszezik.

Sınavlar eğitimde büyük rol oynar.

- A vizsgák fontos szerepet játszanak az oktatásban.
- A vizsgáknak nagy szerepet tulajdoníthatunk a képzésben.

O, her zaman iyi oynar.

- Mindig hozza a formáját.
- Mindig formában van.

O her gün tenis oynar.

Minden nap teniszezik.

O, her Pazar golf oynar.

Minden vasárnap golfozik.

O, okuldan sonra beyzbol oynar.

Iskola után baseballozik.

O çok iyi tenis oynar.

Nagyon jól teniszezik.

Tom atlar üzerine bahis oynar.

- Tomi fogadást tesz a lovakra.
- Tomi lovakra fogad.

Tom sıklıkla kendi başına oynar.

Tom gyakran játszik egyedül.

Baba pazar günü çoğunlukla golf oynar.

Apám vasárnap többnyire golfozik.

- Tom Pacman oynuyor.
- Tom, Pacman oynar.

Tomi pacmanezik.

Tom benden daha iyi tenis oynar.

Tom jobban teniszezik, mint én.

- Tom futbol oynuyor.
- Tom futbol oynar.

Tomi focizik.

Şans hayatta önemli bir rol oynar.

A szerencse fontos szerepet játszik az életben.

Bill genellikle tek başına oyuncakları ile oynar.

Vili gyakran játszik egyedül a játékaival.

TV günlük yaşamda önemli bir rol oynar.

A televízió fontos szerepet játszik a mindennapi életben.

Tom her cuma gecesi arkadaşlarıyla poker oynar.

Tom minden péntek este pókerezik a barátaival.