Examples of using "обнаруживает" in a sentence and their turkish translations:
Radarın ana kayaları görüntülemesinin nedeni
Maymunların algılamadığı kızılötesi ışık tünedikleri yerleri ortaya çıkarıyor.
Termal görüntüleme, şahane bir stratejiyi gözler önüne seriyor. Dişi aslan, intizamsız sürüden ayrılıyor.