Examples of using "Filiżankę" in a sentence and their turkish translations:
O bir bardak çay ısmarladı.
Bir fincan kahve, lütfen.
Bir fincan çay lütfen.
Bir fincan kahve istiyorum.
Kulplu bardağı kim kırdı?
O bir fincan kahve içti.
Bir fincan kahve içmek istiyorum.
Bana bir fincan kahve getir, lütfen.
Bir fincan çay alacaksın, değil mi?
Size bir fincan sıcak kahve yapayım.
Bir fincan daha kahve ister misiniz?
Bir bardak çaya ne dersiniz?
Bana bir bardak çay verir misin?
Bir bardak çay içti sonra bir tane daha istedi.
Babam anneme tam da onun hoşlandığı şekilde bir fincan kahve yaptı.