Examples of using "운영하고" in a sentence and their turkish translations:
ülkesini iyi yönetiyor,
yüzen bir duba hapishanemiz var
Amerika Birleşik Devletleri, güney sınırımızda toplama kampları düzenliyor.
Apa Sherpa, bugün bölgede eğitimi desteklemeyi amaçlayan bir vakıf işletiyor.