Translation of "비추는" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "비추는" in a sentence and their turkish translations:

벽면을 비추는 빛의 각 파동은

Bu duvarı aydınlatan ışık dalgaları

‎보름달이 비추는 밝은 밤이 ‎절호의 기회입니다

Dolunay ve dolunaya yakın gecelerde en çok şansa sahip.

기술이 정신이란 검은 상자 안을 비추는 새로운 창을 열었습니다.

Teknoloji, birer kara kutu olan zihinlerimize yeni pencereler açtı.