Translation of "갑니다" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "갑니다" in a sentence and their turkish translations:

갑니다

İşte böyle.

갑니다!

İşte başlıyoruz!

자, 갑니다

Tamam. İşte.

자, 갑니다!

Pekâlâ, başlıyoruz!

좋아요, 갑니다

Pekâlâ, başlıyoruz.

잡았어요, 갑니다

Onu yakaladım, işte.

좋아요, 갑니다 성공입니다!

Pekâlâ, başlıyoruz. Bu işe yaradı!

여기서부터 내륙으로 갑니다

Pekâlâ, buradan arazinin içine giriyoruz.

싸우자고요? 좋아요, 갑니다

Dövüşecek miyiz? Tamam, işte başlıyoruz.

여기서부터 내륙으로 갑니다

Pekâlâ, buradan arazinin içine giriyoruz.

잡았다! 잡았어요, 갑니다

Tamamdır! Onu yakaladım, işte.

좋아요, 갑니다 좋습니다

Pekâlâ, işte gidiyoruz. Tamam.

지도자 자리를 빼앗아 갑니다.

üzerine kurulu.

아니, 이렇게는 못 갑니다

Hayır, bu olmayacak.

스트레스는 말그대로 에스트로겐을 빼앗아 갑니다.

Stres, östrojenlerinizi kelimenin tam anlamıyla çalabilir,

이제 아무 데도 못 갑니다

Artık bir yere gidemez.

외진 곳에 있는 학교에 갑니다.

1 saatte okula yürüyerek gidiyor.

그와 함께 경험하며 동시에 창조해 갑니다.

yaşadığı deneyimi onunla beraber yaşayabiliyorduk,

나이든 호모 사피엔스가 불 쪽으로 절뚝거리며 갑니다.

Yaşlı insan, ateşe doğru çömelir.

강한 중심 근육과 다리 근육요 자, 갑니다

Güçlü gövde, güçlü bacaklar. Tamam, hadi bakalım.

좋습니다, 땅을 파헤쳐서 타란툴라를 나오게 하자고요? 갑니다

Tamam, burayı kazıp, tarantulayı çıkartmamı istiyorsunuz demek? Hadi bakalım.

스페인 출신 정복자인 발데스라는 인물로 거슬러 갑니다.

Valdés adında bir İspanyol fatihine dayanıyor,

‎최연장자 암컷을 선두로 ‎무리는 새끼들을 이끌고 갑니다

En büyük dişinin önderliğindeki sürü ufaklıkları yürümeye zorluyor.

협곡으로 통하는 쪽요 현명하시군요 저쪽으로 갑니다, 가시죠

olduğunu düşünüyorsunuz. Akıllıca. Pekâlâ, o tarafa gideceğiz. Hadi.

‎문어의 굴이 있는 곳에 ‎지금도 자주 갑니다

Sık sık yuvasının olduğu yere gidiyorum.

이 밧줄을 타고 건너는 게 최선이라고 생각하시는군요 좋아요, 갑니다

Demek karşıya geçmenin en iyi yolunun halatı kullanmak olduğunu düşünüyorsunuz. Tamam, hadi. İşte başlıyoruz.