Examples of using "ごめんなさい」" in a sentence and their turkish translations:
Gerçekten üzgünüm.
Oh, çok üzgünüm.
Tamam. Özür dilerim.
Gerçekten üzgünüm.
Geç kaldığım için üzgünüm.
Aptalca soru için üzgünüm.
Doğduğum için üzgünüm.
Üzgünüm, tamamen benim hatam.
Böyle uzun bir süre sana yazmadığım için üzgünüm.
- Ben "Özür dilerim." diyemedim.
- Üzgün olduğumu söyleyemedim.
Yalan söylediğim için üzgünüm.
Geçen gün için özür dilerim.
Ben çok üzgünüm.
Seni incittiğim için üzgünüm.
Seni her zaman rahatsız ettiğim için üzgünüm.
"Affedersiniz." der geçerdi.
Size yardım edemediğim için üzgünüm.
Lütfen seni aramayı unuttuğum için beni affet.
Üzgünüm, ben alkol alamam.
Beklentilerine göre yaşayamadığım için üzgünüm.
E-postana geç cevap verdiğim için üzgünüm.
- Geç kaldığım için üzgünüm.
- Geç kaldığım için özür dilerim.
Üzgünüm. Fazla zamanım yok.
Üzgünüm, bilmediğim insanlara emanet etmem.
Eve bu kadar geç geldiğim için çok üzgünüm.
Seni yanlış anladığım için üzgünüm.
Üzgünüm fakat seni iyi duyamıyorum.
Maalesef masa örtüsüne kahve döktüm.
Sözünüzü kestiğim için üzgünüm.
Sana çabucak cevap vermediğim için üzgünüm.
Üzgünüm, ben unuttum.
Sözlerim seni incittiyse özür dilerim.
Çocuk "Üzgünüm" diyerek içini çekti.
"Benimle baloya gitmek istiyor musun?" "Gerçekten üzgünüm ama gidemem."
Başını derde soktuğum için üzgünüm.
Beceriksizliğimi affedin.
Üzgünüm. Sana sürpriz yapmak istemedim.
Sözünüzü kestiğim için bağışlayın.
Anne, sürekli olarak soruna yol açtığım için üzgünüm.
Üzgünüm, geç kalıyorum. On dakika içinde orada olacağım!
"Özür dilerim ama hesaplamaların doğru olduğunu düşünmüyorum." der.
Geç kaldığım için üzgünüm.
Üzgünüm ama ben zaten biriyle çıkıyorum.
Oh,üzgünüm.
Lütfen geç kalışımı bağışlayın.
Üzgünüm, başka bir buluşmam var.
Üzgünüm fakat seninle gidemem.
Üzgünüm, duygularını incitmek istemedim.
Hey, üzgün olduğumu söyledim.
Üzgünüm gidemem.
Üzgünüm ama spor salonuna gitmek zorundayım.
Geç kaldığım için özür dilerim.
Üzgünüm fakat canım bugün dışarı çıkmak istemiyor.
Sizi çok uzun beklettiğim için üzgünüm.
Yanlışlıkla postanı açtığım için üzgünüm.
Ben, sizi bu kadar uzun beklettiğim için üzgünüm.