Examples of using "こんにちは。" in a sentence and their turkish translations:
İyi günler.
Merhaba Lisa.
- Merhaba, Tom.
- Merhaba Tom.
Herkese merhaba.
- Selam.
- İyi günler.
Selam.
Merhaba, Namaskar!
- Merhaba, Tom.
- Merhaba Tom.
Merhaba, ben Nancy.
Merhaba, benim adım Hamit.
(Seyirci) Merhaba.
- Selam dünya!
- Merhaba dünya.
- İyi günler, nasılsın?
- İyi günler, nasılsınız?
Pekala arkadaşlar, merhaba.
Merhaba, George! Nasıl gidiyor?
- İyi günler.
- Tünaydın.
Merhaba, ben, Nancy!
Merhaba, benim adım Ümit.
Meksika'dan selamlar.
Merhaba, Susan. Nasılsın?
- Selam.
- Merhaba.
Merhaba, herkes!
- Merhaba, ben Sepide.
- Merhaba, ben Sepideh.
Merhaba. Ben Nancy.
Merhaba! Nasılsın?
Merhaba. Benim adım Ogawa.
Merhaba. Epeydir görüşmedik.
Merhaba. Sen Jackie Scott musun?
- Merhaba, nasılsın?
- Selam, nasılsın?
Küçük kız kardeşim "merhaba" demedi.
Merhaba, herkes nasıl?
Merhaba, benim adım Tom. Seninki ne?
Merhaba, benim adım Ken Saitou.
Oh merhaba. Bugün hava gerçekten çok sıcak!
Onu gördüğümde her zaman "Merhaba" der.
Herkese merhaba. Baştan başlayacağım.
Merhaba Paul.Her zamanki gibi meşgul mü?
- Tom gülümseyerek, merhaba dedi.
- Tom gülümseyerek "merhaba", dedi.
Merhaba, benim adım Pekka. Adın ne?
Merhaba, ben Taro. Tanıştığıma memnun oldum.
Günaydın!
Merhaba! Ben Ichirou Tanaka. Tanıştığımıza memnun oldum.
Sonra yaşlı adama aynı dilde merhaba dedi.
Merhaba. Benim adım John Reindle. Prag'daki Amerikan Büyükelçiliği'nde çalışıyorum.
Merhaba! Burada mı çalışıyorsunuz?
- Hoş geldiniz!
- Hoş geldiniz.
Merhaba. Eğer yanılmıyorsam, sen bizim yeni komşumuzsun, değil mi?
- İyi günler.
- Günaydın!