Examples of using "Suonò" in a sentence and their turkish translations:
Yangın alarmı çaldı.
Siren çaldı.
Alarm çaldı.
O, bir sonat çaldı.
O oynadı.
Zil çaldı.
Zil çaldı ve tren hareket etti.
Piyanist yeniden sahneye çağırıncaya kadar alkışladılar.
Tom boynuz çaldı.
Tom kapı zilini çaldı.
Piyanoyu yeterince iyi çaldı.
Telefon çaldı.
Telefon birçok kez çaldı.
Tom'un kapı zili çaldı.
Tom'un telefonu çaldı.
Tom yeni Fransız kornasında eski bir İrlanda şarkısını çaldı.
Telefon uzun zaman çaldı.
Yemek sırasında kapı zili çaldı.
Telefon çaldığında öğle yemeği yiyordum.
Tom keman çaldı.
Telefon çaldığında, öğle yemeğimi yiyordum.
Ben okurken telefon çaldı.
Telefon çaldığında, ben dışarı gidiyordum.
Telefon çaldığında gitmek üzereydim.
Telefon çaldığında banyodaydım.
Telefon çaldığında banyo yapıyordum.
Kapızilim çaldığında öğle yemeğini yemeyi az önce bitirmiştim.
Tom kapıya geldi ve zili çaldı.
O, kedisiyle oynadı.
Tom köpeğiyle oynadı.