Examples of using "Mostrato" in a sentence and their turkish translations:
Tom'a ne gösterdin?
Bu resmi Tom'a gösterdin mi?
O bir sürü yetenek gösterdi.
Ona odamı gösterdim.
Odamı ona gösterdim.
Tom sana ne gösterdi?
Yine bu çalışmada şunu gösterdik ki
Bir 2010 yılı çalışması ise
Bana onun resmini gösterdi.
Bunu bana gösterdiğin şekilde yapacağım.
Ona kendi odamı gösterdim.
Bana fotoğraf albümünü gösterdi.
Kapıda biletimi gösterdim.
Dün Tom bana bazı fotoğraflar gösterdi.
Hakem ona sarı kartı gösterdi.
Tom bana odasını gösterdi.
Carl bana altın madalya gösterdi.
Dün bahçelerini bana gösterdiler.
Tom bana telefonunu gösterdi.
O ona fotoğrafı gösterdi.
Tom'a yapılması gereken şeyi nasıl yapacağı gösterilmeli.
Bunu nasıl yapacağımı bana gösteren Tom'du.
Her resmin iki hâlini de insanlara gösterdim
Bana İngilizce yazılmış bir mektup gösterdi.
O bana çok sayıda güzel fotoğraflar gösterdi.
Kız kardeşim bana yeni bir saat gösterdi.
Tom bana dün bahçesini gösterdi.
Bana bu kamerayı nasıl kullanacağımı gösterdi.
Tom Mary'nin mektubunu bana gösterdi.
Neden Tom'a kasabayı gezdirmiyorsun?
Tom, Mary'ye resmimi gösterdi.
Ona bir kuş gösterdi.
- O, yeteneklerini gösterdi.
- Yeteneklerini sergiledi.
O, bana fotoğrafını gizlice gösterdi.
Tom bana kamerasını nasıl kullanacağımı gösterdi.
Tom bana kız arkadaşının bir resmini gösterdi.
Tom bize yöntemini gösterdi.
- Tom Mary'ye John'un resmini gösterdi.
- Tom Mary'ye John'un bir resmini gösterdi.
ve kaçırmış olabileceğimiz dünyaları bize gösterdiğini hatırlayın.
O, bana fotoğrafını gizlice gösterdi.
O, gizlice bana onun resmini gösterdi.
Tom Mary'ye pul koleksiyonunu gösterdi.
Ona dövmesini gösterdi.
Tom Mary'ye listeyi verdi.
O, bana albümünü gösterdi.
Büyük duygu belirtileri gösterdi.
O, bize güzel bir şapka gösterdi.
O, nazikçe bana yolu gösterdi.
O bana albümünü gösterdi.
Tom resimleri Mary'ye gösterdi.
Ona Londra'nın bazı resimlerini gösterdik.
Mary mektubu bana gösterdi.
O, albümünü bana gösterdi.
Tom hiç gelmedi.
Tom, Mary'ye bir şey gösterdi.
Tom kimliğini gösterdi.
Tom Mary'ye onun için aldığı şeyi gösterdi.
Sami yüzüğü Leyla'ya gösterdi.
Bana telefonunu gösterdi.
O, bana yeni arabasını gösterdi.
Tom Mary'ye bazı fotoğraflar gösterdi.
Dr. Sheldon Levy'nin gösterdiği videoda bunu gördük.
Onu bana gösterdi.
Tom plana ilgi gösterdi.
Maria bize villasını gösterdi.
Tom Mary'ye fortoğrafları gösterdi.
Onlar sahneyi ağır çekimle gösterdiler.
Hesap makinesi doğru cevabı gösterdi.
Tom Mary'ye işlerin nasıl yapılacağını gösterdi.
Tom'a cüzdanını tam olarak nerede bulduğumu gösterdim.
Tom bana telefonunu gösterdi.
Mektubu Tom'a göstermedim.
Bana yeni gitarını gösterdi.
Bize annesinin resmini gösterdi.
Mary Tom'a alyansını gösterdi.
Bana pul koleksiyonunu gösterdi.
Tom Mary'ye dövmesini gösterdi.
Tom bana nasıl spagetti yapacağımı gösterdi.
Mektubumu Tom'a göstereceğini bir an için asla düşünmedim.
Tom bize annesinin resmini gösterdi.
Tom bize annesinin bir resmini gösterdi.
Tom Mary'ye John'un bir fotoğrafını gösterdi.
DNA testleri onun masum olduğunu gösterdi.
Bir DNA testi onun masum olduğunu gösterdi.
Tom ona Noel Baba'dan gelen mektubu gösterdi.
Bir DNA testi onun masum olduğunu gösterdi.
Tom Mary'ye bir balığı nasıl temizleyeceğini gösterdi.
Tom yeni telefonunu Mary'ye gösterdi.
Kitaplara ya da müziğe az ilgi gösterdi.
Tom Mary'ye şemsiyesini nereye koyacağını gösterdi.
Tom Mary'ye kolundaki dövmeyi gösterdi.
Tom, Mary'ye eski bir gazete makalesi gösterdi.
Tom onu Mary'ye gösterdi.
Bunu Tom'a göstermedim.
Bay Tanaka bize yeni doğmuş çocuğunun bir sürü resmini gösterdi.
Tom Mary'ye fotoğraf albümünü gösterdi.