Examples of using "Buono" in a sentence and their turkish translations:
Güzel!
Her şey iyiydi.
Senin plağın iyi.
''İYİ'' rölünde.
O iyiydi.
Bu gerçekten iyi.
Fransızcan iyi.
- O işe yaramaz.
- O beceriksiz.
O hiç iyi görünmüyor.
Onun iyi bir kalbi var.
O bana karşı iyi davranır.
İyi bir bıçak istiyorum
İyi bir şey olacağını umalım.
Yavaşça ve sessizce.
Aynı zamanda "iyi" anlamına gelir.
O bana iyi görünüyor.
O çok iyiydi.
İyi, doğru, evet.
Allah iyidir.
O oldukça iyiydi.
Bu çok iyiydi.
Tatoeba güzel mi?
Bu iyi.
O iyi değil.
O iyi değildi.
- Bunu bilmek güzel.
- Bunu öğrendiğim iyi oldu.
Bunlardan hiçbiri iyi değil.
Senin için iyi olan şey benim için de iyidir.
İyi bir şey oldu mu?
Bir kazanan olmak iyidir.
Onun tadı gerçekten iyi.
İyi olacağım.
O gerçekten iyi bir hastane.
O çok iyi bir iş yaptı.
O oldukça iyi bir iş yaptı.
Senin İngilizcen çok iyi.
Fransızcan yeterince iyi.
Fransızcanız çok iyi.
Hava güzel olmayacak.
Çok güzel kokuyorsun.
Güzel bir şey yemek istiyorum.
Bunun iyi olduğunu düşünüyorum.
Tom bana karşı iyidir.
Hava çok iyiydi.
Ben iyi değilim.
O altın kadar iyi.
Gerçi tadında sorun yok!
Film iyiydi.
Bu çok iyi.
Her şey çok iyiydi.
Fiyat iyi.
Bu çok iyi.
Süt iyi mi?
- O iyi.
- O iyidir.
Tom iyi değildi.
Yemek güzel.
O kadar iyi değil.
- Tadı güzel mi?
- Lezzetli mi?
Geri besleme iyiydi.
O malzeme iyi mi?
Bunu bilmek güzel.
Değişim iyidir.
O yeterince iyi olmayacak.
İyi bir şey yapalım.
Tanrı her zaman iyidir.
Şarap iyidir.
O iyidir. Onu denemelisin.
O çok çok iyi.
Senin iyi olduğunu söyledim.
Bu çok iyi değildi.
O bizim için iyi.
Tom'a karşı kibarım.
Bir indirim kuponum var.
- Bu kahve iyi.
- Bu kahve güzel.
Senin Esperanton çok iyi, tebrikler!
Ama kahve iyi değil.
Onun İngilizcesi gerçekten iyiydi.
Hiçbir şey Tom için yeterince iyi değil.
Hiçbir şey onun için yeterince iyi değil.
Bunun gerçekten çok iyi tadı var.
O yeterince iyiydi.
Tom insanlarla iyi geçinirdi.
Fransızcan çok iyi.
Bu gerçekten iyi sığır.
Fransızcanız oldukça iyi.
Bu otel çok iyi değil.
Tom gerçekten iyi bir adamdır.
Bu çorba gerçekten çok harika.
Niçin Fransızcan çok iyi?
O, sözü kadar iyiydi.
Ben beş para etmez bir serseriyim.
Yiyecek iyi bir şey istiyorum.