Examples of using "Vanhan" in a sentence and their turkish translations:
Eski ve yaşlı orman.
Ben eski bir lamba satın aldım.
Eski bir arkadaşımı gördüm.
Yaşlı bir kadınla tanıştım.
Eski arabamı 100 dolara sattım.
O, yaşlı bir bayanı soydu.
Onlar eski evi yıktılar.
Eski hisarın kalıntılarına bakıyorduk.
Geçenlerde eski bir arkadaşa rastladım.
Yaşlı bir kadının sesi.
Yolda yürürken eski bir arkadaşa rastladım.
Orada eski bir arkadaşımı gördüğüm için şaşırmıştım.
Tom garajında eski bir kasa buldu.
Kyoto'da şans eseri eski bir arkadaşa rastladım.
Tom eski arabasını satmaya çalışıyor.
Yaşlı adama torunu tarafından eşlik edildi.
Eski bir atasözü zamanın nakit olduğunu söylüyor.
Tom eski arabasını Mary'ye vermek istiyor.
Tom ve Mary eski bir çiftlik aldı.
O, yaşlı adamın caddeyi geçmesine yardım etti.
Ben dün Charlie Chaplin'i anlatan eski bir film gördüm.
Aslında eski erkek arkadaşımla geri döndüm.
Tom yeni bir fotoğraf makinesi aldı bu yüzden eski olanını sattı.
Yaşlı bir adamla tanıştıklarında çok uzaklaşmamışlardı.
Eski arkadaşının fişini çekerken, "herkes ölür" dedi genellikle nükteci doktor.
Tom'un eski bisikletini isteyeceğini sanmıyorum.
- Tom'un kaç yaşında olduğunu düşünüyorsun?
- Sizce Tom kaç yaşında?
- Sence Tom kaç yaşında?
Tom Boston'da iken bazı eski arkadaşlara uğramak istediğini söyledi.