Examples of using "Ruskeat" in a sentence and their turkish translations:
Onun ayakkabıları kahverengidir.
Kahverengi saçım var.
Tom'un kahverengi gözleri var.
Jason'un kahverengi gözleri var.
- Koyu kahverengi saçları vardı.
- Saçı kahverengiydi.
Mary'nin güzel kahverengi gözleri var.
Ben kahverengi ayakkabıları istiyorum, siyah olanları değil.
Tom'un dalgalı kahverengi saçı ve mavi gözleri var.
Ağaçlarda görünen sarı, kırmızı ve kahverengi yapraklar sonbaharın ilk işaretidir.