Examples of using "Silmät" in a sentence and their turkish translations:
Mary'nin büyük gözleri var.
Tom'un gözleri mavidir.
Mary'nin büyük gözleri var.
En ufak ışığa karşı bile hassas gözleri...
Siyah gözlerim var.
Prenses gözleri kapalı yattı.
Baykuşların büyük gözleri var.
Tom'un güzel gözleri var.
Onun mavi gözleri var.
Tom'un kahverengi gözleri var.
Jason'un kahverengi gözleri var.
Millie'nin mavi gözleri var.
Benim büyük gözlerim var.
Tom annesinin gözlerine sahip.
Timsahların karanlıkta iyi gören gözleri vardır.
Hasta gözleri kapalı yatakta yatıyordu.
Gözleri açık şekilde yatağa uzandı.
Hâlâ gözleri kapalı duruyordu.
Neden kedilerin gözleri karanlıkta parlar?
Çok güzel gözlerin var.
Gözleri kapalı şekilde bir kanepeye yattı.
Gözleri kapalı bir şekilde yere oturdu.
Mary'nin güzel kahverengi gözleri var.
Onu gözü kapalı yapabilirim.
Tom'un gözleri ne renk?
Endişeli bir annenin keskin gözleri vardır.
Tom'un gözleri bugün kırmızı.
Tom'un güzel mavi gözleri var.
Gözlerin çok güzel.
Yavrunun gözleri en iyi su altında görür.
Yunusların gözleri mavi ışığa aşırı hassastır.
Bir ressamın gözleri onun en önemli aletleridir.
Böyle güzel gözlerin var.
Penguenlerin gözleri sualtı görüş için uyarlanmıştır.
Barbie'nin sarı saçı ve mavi gözleri var.
Kate, gözleri açık yatıyordu.
Koca gözlerini hedefinden ayırmayan saldırgan bir avcı.
Kolugoların kocaman gözleri vardır. Sürekli tehlike kollarlar.
Tom'un dalgalı kahverengi saçı ve mavi gözleri var.
Mary'nin uzun koyu renk saçları ve koyu renk gözleri var.
Bunlar bir sürü yaratığa ev sahipliği yapabilirler. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.
Deri ve tüy kaplı gözleri bu köstebeği tamamen kör bırakmıştır.
Gözlerim acıyor.
Gözlerini aç lütfen.
Duyduğum kadarıyla, beyaz gözleri ve kızıl saçları vardı.
Devasa gözleri ışığı âdeta kana kana içiyor. Böylece karanlıkta çok çevik hareket edebiliyor.
Binlerce ufak lensten oluşan gözleri ortamda bulunan en ufak ışığı bile süzer.
- Benim gözlerim mavi.
- Gözlerim mavidir.