Translation of "처음에는" in Turkish

처음에는,

Başlangıçta...

‎처음에는 덤덤하게 지냈는데

İlk başlarda her şey yolundaydı.

처음에는 형태 없는 덩어리였다가

İlk başta şekilsiz bir leke oluşturuyorlar.

처음에는 실크로 시작해서 레이온이 되었네요.

Başlangıçta ipekken yapay ipeğe dönüşüyor.

처음에는 그 종이를 쓰레기통에 넣었어요.

Çöpe attım gitti.

‎처음에는 별다른 특징을 ‎찾아보기 힘들었죠

Başta her şey aynı gibi görünüyor.

‎처음에는 ‎물고기를 잡는 줄 알았죠

İlk başta, balık avlayacağını düşündüm.

처음에는 프랑스군이 반란을 쉽게 진압하는 듯했다.

Başta Fransızlar isyanı kolayca durduracak gibi gözüküyordu

‎처음에는 너무 막막했죠 ‎흔적을 포착하기가 어려웠어요

Başta çok sinir bozucuydu. Fark etmesi çok zor.

처음에는 반응을 보이지만 나중에는 조정 능력이 생깁니다.

örneğin, savaş alanındaki korku hissi ve korunmak için eğilmek -

‎처음에는 ‎물에 들어가기가 힘들었어요 ‎물살이 거세서 수영하기 두렵기로 ‎손꼽히는 바다니까요

İlk başlarda suya girmek zor. Burası yüzmek için gezegendeki en vahşi, en korkunç yerlerden biri.

‎처음에는 상상하기 힘들었어요 ‎문어가 이 관계에 ‎관심을 보일 줄 몰랐죠

Onun bu ilişkiden bir şeyler kazandığını düşünmek ilk başta çok zordu.