Examples of using "있으니" in a sentence and their turkish translations:
Bir halatım var.
Ve bu program ve bu rehberlerle
Ama hareket hâlinde olduğumuzdan, hızlı davranmak zorundayız!
Yosun burada, yani kuzey muhtemelen şurası.
"Hey, harika bir fikri var, hadi dinleyelim."
Güçlü, zehri çok kuvvetli. Bulaşılacak bir şey değil.
Böylece ömrüm boyunca hayalim olan doktora derecemi alabilecektim.