Translation of "‎수천" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "‎수천" in a sentence and their turkish translations:

수천 년 동안,

Binlerce yıldır,

수천 명이 목숨을 잃었고

Binlerce insan hayatını kaybetti,

그곳에 수천 년을 살아온 공동체들이

Binlerce yıldır burada olan topluluklar

골드러시 시대에 수천 명이 죽었습니다

Altına hücum döneminde binlerce insan ölmüş.

수천 년 전에 만들어진 종교적인 상징들처럼

Binlerce yıl önce yaratılan dini sembollerimiz gibi

수천 개의 꿈이 짓밟히는 이 땅에서요.

ki akademi, binlerce kişinin hayallerinin yıkıldığı bir yerdir.

저는 수천 통의 편지와 이메일을 받았죠.

Binlerce mektup ve e-posta aldım.

그래서 수천 명의 독자들이 어떻게 했을까요?

Peki, binlerce okuyucu ne yaptı?

남성은 매초마다 수천 개의 정자를 만드는데

Erkekler saniyede bin sperm üretir

‎숲은 저보다 수천 배 ‎영민하고 지혜로웠죠

Benden binlerce kat daha uyanık ve zekiydi.

60명 이상이 사망했고 수천 명의 부상자가 발생했죠.

En az 60 kişi hayatını kaybetti ve binlerce yaralı vardı.

워싱턴 기념비를 직접 수천 번은 봤기 때문에

Washington Anıtı bizzat kendim, binlerce kez gördüm

‎수천 종의 생명체들이 ‎먹이와 둥지를 놓고 다투니

Yemek ve alan kapma derdindeki binlerce farklı türün arasında...

‎해마다 녀석들은 수천 km를 헤엄쳐 ‎이곳에 옵니다

Buraya ulaşmak için her yıl binlerce kilometre katediyorlar.

그들은 1958년에 태어난 수천 명의 아이들을 기록했고

1958'de doğan binlerce bebeğin,

수천 년간 진화해 온 독이야말로 치명적인 효과를 냅니다

fakat binlerce yıl içinde evrilen zehri yıkıcı etkilerinin anahtarıdır.

수천 명이 저녁 식사와 축하 행사를 위해 모입니다.

kutlama ve akşam yemeği için binlerce insan toplanır.

‎초승달로 높아진 조수에 힘입어 ‎매오징어 수천 마리가 ‎수면으로 올라가는 중이죠

Yeni Ay'ın oluşturduğu gelgitten faydalanarak binlerce soydaşıyla beraber yüzeye çıkıyor.

‎수천 마리의 꿀벌은 ‎날개 근육을 떨어서 ‎벌집을 따뜻하게 유지할 ‎열을 만들어냅니다

Binlerce arı, kanat kaslarını titreterek kovanı sıcak tutmaya yetecek kadar ısı üretiyor.

시위는 계속 커지고 지금까지 약 100명의 사망자와 수천 명의 부상자가 발생했죠

-- eylemler büyüyerek devam etti ve şimdiye dek 100 ölüm ve binlerce yaralanmaya sebep oldu

‎수천 개의 작은 렌즈로 이루어진 ‎녀석의 눈은 ‎마지막 남은 빛 한 점까지 ‎전부 모읍니다

Binlerce ufak lensten oluşan gözleri ortamda bulunan en ufak ışığı bile süzer.