Examples of using "少々お待ち下さい。" in a sentence and their turkish translations:
Lütfen telefonu kapat ve biraz bekle.
Bir dakika lütfen. Onu telefona çağıracağım.
Bir dakika bekleyin, lütfen. Onun içeride olup olmadığına bakacağım.
Lütfen biraz bekleyin. Evet, sizin için bir rezervasyonumuz var.
Lütfen biraz bekleyin. Onun geri dönüp dönmediğine bakacağım.
Lütfen biraz bekle.
Sadece bir saniye bekle.
Lütfen biraz bekleyin.
- Bir dakika.
- Sadece bir dakika.
- Lütfen bir dakika bekle.
- Lütfen bir dakika bekleyin.
- Lütfen bir dakika bekleyiniz.
Lütfen biraz bekleyin.