Translation of "すみません" in Turkish

0.024 sec.

Examples of using "すみません" in a sentence and their turkish translations:

すみません。

Affedersiniz.

- ミスタイプです。すみません。
- タイプミスです。すみません。
- 打ち間違いです。すみません。

O bir yazım hatası. Özür dilerim.

- ちょっと失礼。
- あの、すみません...
- すみません...

Üzgünüm...

- すみません、前通ります。
- すみません、通ります。

Affedersiniz, ben geliyorum.

- タイプミスです。すみません。
- 打ち間違いです。すみません。

Bu bir yazım hatası. Özür dilerim.

遅れてすみません。

- Geç kaldığım için beni bağışlayın.
- Geç kaldığım için bağışlayın.
- Geç kaldığım için beni affedin.

本当にすみません。

Oh, son derece üzgünüm.

すみません。もう一度。

Üzgünüm? Affedersiniz?

遅刻してすみません。

- Geç kaldığım için üzgünüm.
- Geç kaldığım için özür dilerim.

トピずれです。すみません。

Bunun konuyla bir alakası yok. Üzgünüm.

お邪魔してすみません。

Sözünü kestiğim için özür dilerim.

- すみません。
- ありがとう。

Teşekkürler.

会議に遅れてすみません。

- Üzgünüm, toplantıya geç kaldım.
- Toplantıya geç kaldığım için üzgünüm.

返事が遅れてすみません。

Geç cevap için özür dilerim.

こんな格好ですみません。

- Böyle giyindiğim için üzgünüm.
- Bu şekilde giyindiğim için üzgünüm.

約束を破ってすみません。

Sözümden döndüğüm için üzgünüm.

すみません、今、何時ですか。

Affedersiniz, saat kaç?

- すみませんが、今何時でしょうか。
- すみません、今何時か分かりますか?

Affedersiniz, saatin kaç olduğunu biliyor musunuz?

- 宿題を忘れてしまって、すみませんでした。
- すみません、宿題忘れました。

Özür dilerim. Ödevimi yapmayı unuttum.

すみません、遅くなりまして。

Geç kaldığım için üzgünüm.

すみません、宿題忘れました。

Özür dilerim. Ödevimi yapmayı unuttum.

すみません、ここ何駅ですか?

Affedersiniz, bu hangi istasyon?

すみません、トイレはどこですか?

Affedersiniz, tuvaletiniz nerede?

すみません、母は今留守です。

Üzgünüm ama şu anda annem dışarıda.

すみません、先約があります。

Üzgünüm. Başka bir randevum var.

すみませんが駄目なんですよ。

Maalesef yapamazsınız.

すみません、ここ空いてますか?

Affedersiniz, bu koltuk boş mu?

すみません、余計なこと聞いて。

Sorduğum için üzgünüm.

すみません、これ何の列ですか?

Affedersiniz, bu ne kuyruğu?

すみません、注文お願いします。

Üzgünüm, ama sipariş vermek istiyorum.

すみません、出口はどこですか?

- Affedersiniz, çıkış nerede?
- Affedersiniz, çıkış ne tarafta?

- すみません、それ頼んでないんですけど。
- すみません、それ注文してないですよ。

Affedersiniz ama bu sipariş ettiğim şey değil.

すみませんが小銭がありません。

Üzgünüm fakat hiç bozuk param yok.

すみませんが在庫切れなのです。

Üzgünüm, ama onlar stokta yok.

すみません、番号を間違えました。

Üzgünüm, yanlış numara çevirdim.

すみません、気分が悪いのですが。

Affedersiniz, ama hasta hissediyorum.

すみません、何ていわれましたか。

Affedersiniz fakat söylediğinizi anlamadım.

すみません、ここは私の席ですが。

Affedersiniz fakat sanırım bu benim koltuğum.

すみません、聞こえませんでした。

Üzgünüm, seni duymadım.

長い事お待たせしてすみません。

Böyle uzun bir süre seni beklettiğim için üzgünüm.

お邪魔してしまってすみません。

İzinsiz girdiğim için üzgünüm.

すみませんが、今何時でしょうか。

Affedersiniz, zamanınız var mı?

すみません、オイルをチェックしてください。

Affedersiniz, yağınızı kontrol edin.

すみません、このセーターいくらですか?

Affedersiniz, bu kazak ne kadar?

すみません、ちょっと通して下さい。

Affedersiniz. Geçebilir miyim?

すみません、卵はどこにありますか?

Affedersiniz. Yumurtalar nerede?

今晩お会いできなくてすみません。

Bu akşam seninle buluşamayacağım için üzgünüm.

すみません、わざとじゃないんです。

Üzgünüm. Bunu bilerek yapmadım.

長い間待たせてすみませんでした。

Sizi çok uzun beklettiğim için üzgünüm.

すみません、タクシー乗り場はどこですか?

Pardon, taksi durağı nerede?

私は間違ってすみませんと謝った。

Ben yaptığım hata için af diledim.

すみませんが、図書館はどこですか。

Affedersiniz, ama kütüphane nerede?

- 失礼しました。
- 失礼。すみません。
- ちょっと失礼。
- あのー、失礼ですが。
- すみません。
- 失礼します。

- Affedersiniz.
- Kusura bakmayın.

- すみません。それしか覚えていない。
- すみません、本当にこれだけしか覚えていないんです。

Üzgünüm. Gerçekten bütün hatırladığım budur.

もっと早くEメールしなくて、すみません。

Size kısa sürede e-posta yazmadığım için üzgünüm.

すみません、ここ私の席なんですけど。

Affedersiniz, bu benim koltuğum.

すみません、宿題家に忘れてきました。

Üzgünüm, ev ödevimi evde bıraktım.

すみません、道に迷ってしまいました。

Affedersiniz, ben kayboldum.

すみません、何とおっしゃいましたか?

Affedersiniz, ne dediniz?

こんなにご面倒をかけてすみません。

Başına çok fazla bela olduğum için üzgünüm.

すみませんが、窓を開けてもいいですか。

Affedersiniz, ama pencereyi açabilir miyim?

すみません、ナイフを落としてしまいました。

Üzgünüm, bıçağımı düşürdüm.

すみませんが、郵便局はどこでしょうか。

Affedersiniz ama postanenin nerede olduğunu söyleyebilir misiniz?

すみません、少しもどってもらえますか。

Üzgünüm. Geri döner misin?

- お話中失礼します。
- お話し中すみません。

Siz konuşurken kestiğim için üzgünüm.

すみません、ドアを閉めていただけますか?

Kapıyı kapatır mısın, lütfen?

すみません紳士靴売り場はどこでしょう。

Affedersiniz, fakat erkek ayakkabıları bölümü nerede?

すみませんが、手伝っていただけませんか。

Affedersin ama bana yardım edebilir misin?

すみませんが、駅へ行く道を教えて下さい。

Affedersiniz ama bana istasyona giden yolu gösterir misiniz?

すみません、あまり長居はできないんです。

Üzgünüm, uzun süre kalamam.

すみません、この近くにATMってありますか?

Affedersiniz, bu alanda bir ATM var mı?

すみません、ペンを貸していただけませんか?

Affedersin fakat bana bir dolma kalem ödünç verebilir misin?

すみません、自分の実力を過信してました。

Özür dilerim. Yeteneklerimi abarttım.

すみません。この電車はワシントン広場へいきますか。

Affedersiniz, bu tren Washington Square'e gider mi?

すみませんが私は英語がよくわかりません。

Üzgünüm, ama İngilizceyi iyi anlamıyorum.

すみませんが、もう一度言って下さいますか。

Anlamadım, Lütfen tekrarlar mısınız?

すみませんが、ヒルトンホテルへ行く道を教えてください。

Affedersiniz ama bana Hilton Hotel'ine giden yolu söyler misiniz?

すみません、今ちょっと手が離せないんです。

Üzgünüm şu anda ellerim dolu.

すみません、もう一度言っていただけますか。

- Affedersiniz, sakıncası yoksa bunu yineleyebilir misiniz?
- Affedersiniz, onu tekrarlar mısınız?

すみません、お名前が聞き取れませんでした。

Özür dilerim, adınızı duyamadım.

すみませんが、お名前を忘れてしまいました。

Üzgünüm, ama senin adını unuttum.

お忙しい時間にお呼び立てしてすみません。

Bu yoğun zamanda seni rahatsız ettiğim için üzgünüm.

- 悪かった。
- どうも失礼。
- 御免なさい。
- すみません。

- Özür dilerim.
- Üzgünüm.

すみません、そこ私の席だと思うんですけど。

Affedersiniz, ama bunun benim koltuğum olduğuna inanıyorum.

すみません。そこは私の席だと思うのですが。

Özür dilerim! Zannedersem benim yerimde oturuyorsunuz.

- お話中失礼します。
- お話の途中ですみません。

Lafı böldüğüm için özür dilerim.

すみません、お金下ろしてきてもいいですか?

Affedersiniz, hesabımdaki parayı çekebilir miyim acaba?

More Words: