Translation of "すごい!" in Turkish

0.013 sec.

Examples of using "すごい!" in a sentence and their turkish translations:

すごい!

İnanılmaz!

すごいな

Saygılarımı sunuyorum!

すごいぞ!

Harika!

- すごいぞ!
- すごい!
- お見事!
- 素晴らしい!

- Harika!
- Fevkalade!
- Vay canına!

すごいよな

Ama oldukça çılgın bir yer, değil mi?

すごい 見てよ

Vay canına, şuraya bakın.

それはすごい。

O harika.

すごい花火だ!

Bu havai fişekler muhteşem.

すごいですね。

O şaşırtıcıdır.

こりゃすごい!

- Buna ne dersin!
- Vay canına! Bu harika!
- Vay canına! Bu inanılmaz!
- Şu işe bakar mısın!
- Bak sen!

すごいじゃん。

- Harika!
- Işıl ışıl!

すごい眺めだぞ

Muhteşem bir manzara!

(コー) ああ すごいな

Cohh: Ah, vay canına.

すごいじゃない!

Bu çok fazla!

トムすごい眠そう。

Tom, çok uykulu görünüyorsun.

すごいパーティーだなあ!

Ne harika bir parti!

見てみよう すごい

Gidip şuraya bir bakalım. Vay canına.

すごい、見違えたよ。

Tanrım, bu yer harika görünüyor.

- すごい!
- ワォ!
- わぉ!
- おー!

Vay canına!

わぁ、すごい大きい。

Vay canına, bu çok büyük.

最近の車はすごい。

Otomobil bugün harikadır.

すごい紹介でしたね

Ne girişti ama.

君すごい記憶力だね。

Ne hafızan var!

- すごいぞ!
- 素晴らしい!

Müthiş!

すごい飛距離ですね。

O, inanılmaz bir mesafe, değil mi?

「すごいね 超かっこいい

"Aman Tanrım, çok havalı değil mi?"

それはすごい嵐だった。

O, bir fırtınaydı.

トムはすごい失礼な男だ。

Tom çok kaba bir insan.

彼女はものすごい元気。

O hiperaktif.

おはよう。すごい雨だね。

Günaydın. Bu yağmur şaşırtıcı değil mi?

ものすごいことですよね

Cidden inanılmaz.

ロケットはものすごいスピードで飛ぶ。

Roket muazzam bir hızda hareket eder.

これはすごいシステムだと思う。

Sanırım bu harika bir sistem.

僕は最初すごい緊張した。

Başlangıçta çok gergindim.

- すごいぞ!
- すごい!
- お見事!
- 素晴らしい!
- 見事!
- 流石!
- さすが!
- すんごい!
- すごーい!

Harika!

すごいことが起きるのです

güzel şeyler oluyor.

それって、すごいじゃないの。

Onlar bir dahaki sefere ne düşünecekler?

- それはすごい。
- そりゃいいね。

- O muhteşem görünüyor.
- O harika görünüyor.
- O, kulağa harika geliyor.

彼の姉さんはすごい美人だ。

Onun kız kardeşi, gerçek bir güzelliktir.

今すごい名案がうかんだぞ。

Büyük bir fikir ortaya attım.

- すごいぞ!
- お見事!
- 素晴らしい!

Muhteşem!

がけの頂上だ すごい眺めだぞ

Kayalığın üzerine çıktık. Muhteşem bir manzara.

‎ものすごい速さで巻き上げた

Bir saniyeden az sürede geri sarıyor.

彼女はものすごい食欲がある。

Onun devasa bir iştahı vardır.

賢い判断だったな すごいぞ よし

Bu akıllıca bir yöntem ve iyi bir karardı. Aferin size. Tamam.

UVライトを当てると 違うだろ すごい

UV ışığını tuttuğumda nasıl fark ettiğine bakın. Bum.

ものすごい力で 攻撃してくるぞ

saldırıya ve ileri atılmaya hazır oldukları anlamına gelir.

マドンナのコンサートはすごい数の客を集めた。

Madonna'nın konseri büyük bir dinleyici çekti.

部長が、すごいハイスペック・マシン買ったそうよ。

Yönetici gerçekten güçlü bir makine satın aldı.

彼はすごいスポーツ選手だったらしい。

Eskiden büyük bir atletmiş gibi görünüyor.

誰もが称賛するすごい女性 ヘレン・ケラーの

Hepimizin hayran olduğu muhteşem kadın Helen Keller'dan

‎すごい光景も見た ‎これはサレマの大群

İnanılmaz bir günü hatırlıyorum. Büyük bir çitari sürüsü vardı.

彼は病気の間すごい勇気を示した。

Hastalığı sırasında büyük cesaret gösterdi.

最後にはすごい名案が思いついた。

Sonunda harika bir çözüm buldum.

北京はすごい速さで変わっている。

Pekin büyük bir hızla değişiyor.

ものすごい叫び声に彼はぞっとした。

Berbat bir çığlık sesi onu ürpertti.

彼ならすごいことをやらかしそうだ。

O, süper bir iş yapıyor.

すごい!じゃこれから時々あえるわね。

Harika! Bazen buluşalım.

その映画で彼女はすごい人気となった。

Film ona büyük popülerlik kazandırdı.

私たちはものすごい雪のために遅れた。

Yoğun kar yağışı nedeniyle geç kaldık.

担任の先生に ものすごい 嫌われたんです

sınıf öğretmenim benden nefret etmişti.

‎彼女は僕を追いかけていた ‎すごいことだ

Bir gün beni takip ediyordu. Ve bir ahtapotun seni takip etmesi inanılmaz ötesi bir şey.

- それはたいへんな話だ。
- それはすごい話だ。

Bu tam bir hikaye.

- 昨日は大雨だった。
- 昨日はすごい雨でした。

Dün şiddetli yağmur vardı.

こんなすごいショットは今まで見た事がないよ。

- Hiç böyle bir atış görmedim.
- Hiç böyle bir şans görmemiştim.

‎すごいものを見たと ‎当時は気づかなかった

O an sıra dışı bir şeye şahit olduğumu bilmiyordum.

- 彼はとても正直だ。
- 彼はすごい正直なんだよ。

O çok dürüst.

金曜日からすごいあったかくなるらしいよ。

Görünüşe göre cuma gününden itibaren çok sıcak olacak.

- トムすごい眠そう。
- トムはとても眠そうにしている。

- Tom, çok uykulu gözüküyor.
- Tom'un gözlerinden uyku akıyor.

これが今まであったうちで一番すごい降雪だ。

Böylesine şiddetli bir kar yağışı asla olmadı.

すごいシュートを止めた時は 栄光を独占できる一方で

ve iyi bir kurtarış yaptığınızda tüm övgüleri alırken

頭を下げると危険だ ものすごい力で 攻撃してくるぞ

Sarmal hâline gelip kafalarını öyle geriye çekmeleri, saldırıya ve ileri atılmaya hazır oldukları anlamına gelir.

すごい人だね。こんなに混んでるとは思わなかったよ。

Çok fazla insan yürüyor. Bu kadar kalabalık olacağını düşünmemiştim.

- すごい遅く起きちゃったんだ。
- 目が覚めるのが、すごく遅かったの。

Çok geç uyandım.

- 彼は偉大な運動選手だったらしい。
- 彼はすごいスポーツ選手だったらしい。

Büyük bir atletmiş gibi görünüyor.

‎彼女は生死に関わる判断を ‎瞬時に下すことができる ‎本当にすごい生き物だ

Bu kadar çabuk düşünebilmesi ve böyle ölüm kalım kararlarını alabilmesi gerçekten olağanüstü.

- 昨夜は強い雨だった。
- 昨夜はひどく雨が降った。
- 昨日の夜はすごい雨だったんだよ。

Dün gece çok yağmur yağdı.

- トムってめちゃめちゃ忘れっぽいよね?
- トムってすごい忘れっぽいよね?
- トムってすごく忘れっぽいよね?

Tom çok unutkan, değil mi?

- 彼は非常に知識のある人、すなわち生き字引である。
- 彼はすごい知識を持った人です。すなわち、生き字引です。

Engin bilgi sahibi bir adam o; diğer bir ifadeyle ayaklı sözlük gibi.

- 私は非常に速く歩いたので最終列車にまにあった。
- すごい早歩きしたから、終電に間に合うことができたんだ。

Çok hızlı yürüdüğüm için son trene yetişebildim.

「フランス語で1から100まで数えられるようになったよ」「おお、すごいじゃん。じゃあ今度は逆に100から始めて1まで言える?」「えー、それはまだ無理」

"Ben şimdi Fransızca 1'den 100'e kadar sayabilirim." "Vay bu harika. Peki 100'den 1 kadar geriye doğru saymaya ne dersin?" "Hayır, o benim için hala imkansız."

- この種の仕事は非常に忍耐を必要とする。
- この種の仕事は非常な忍耐を必要とする。
- この種の仕事はすごい努力を必要とする。
- この手の仕事は強い忍耐力を必要とする。
- この種の仕事は大変な忍耐力を必要とする。

Böylesi bir iş büyük sabır ister.