Examples of using "私よ!" in a sentence and their turkish translations:
Benim!
Büyükannem benden daha hızlı yürür, ve benim oynadığımdan daha iyi tenis oynar.
O, benden daha hızlı koşar.
Ağabeyim benden iki yaş büyüktür.
"Buradayım, Mark" dedim.
Tom benden daha zeki.
O benden üç yaş daha büyüktür.
Tom benden daha uzundur.
Bill benden iki yaş daha büyük.
- George benden beş yaş büyük.
- George benden beş yaş daha büyüktür.
O benden daha genç.
- O benden daha uzun.
- Benden daha uzun.
- Sık sık hata yaparım.
- Ben sık sık hatalar yaparım.
O benden daha zekidir.
O benden üç yaş daha büyük.
Tom benden daha yaşlıdır.
- Tom benden uzun.
- Tom benden daha uzun.
Küçük erkek kardeşim benden daha uzundur.
O benden on kilo fazla geliyor.
Karım benden üç yaş daha küçük.
O, benim üzerimde bir avantaja sahiptir.
O benden daha güçlüdür.
Sen benden daha uzunsun.
Oğlum benden daha uzun.
- O benden daha iyi İngilizce konuşuyor.
- Benden daha iyi İngilizce konuşur.
- Benden iyi İngilizce konuşuyor.
Erkek kardeşimi benden fazla mı seviyorsun?
O, benim önümde yürüdü.
Rütbe olarak hemen üzerimdedir.
Piyanoda benden daha iyidir.
O benden daha küçük.
Ağabeyim benden iki yaş büyüktür.
Annem benden daha erken kalkar.
Tom piyanoda benden daha iyi.
O benden daha hızlı koşar.
O benden daha iyi İngilizce konuşuyor.
Tom işte benden daha deneyimli.
- Tom santrançta benim için bir oyundan daha fazla değil.
- Tom santrançta bana bir oyun dayanabilir.
Benden üç yaş daha büyük.
Benden iki yaş daha büyüktür.
Kim benden dört yaş büyük.
O, benden beş yaş küçük.
Benden üç yaş daha genç.
Oğlum benden daha uzun boylu.
Onun İngilizcesi benimkinden daha iyidir.
O benden daha uzun değil.
Kardeşlerimin hepsi benden daha uzundurlar.
O, benden daha yaşlı olamaz.
O, benden daha iyi yüzer.
- Jack benden üç yaş daha büyük.
- Jack benden üç yaş büyük.
O, benden iki yaş büyüktür.
Kuzenim benden biraz daha yaşlıdır.
Tom benden iki yıl kıdemlidir.
Benden altı yaş daha büyüktür.
O benden üç yaş daha büyük.
Benim sahip olduğumdan daha fazla enerjiye sahipsin.
Benden beş yaş daha gençtir.
O, benden iki inç daha uzundur.
Sen benden daha uzun boylusun.
- Tom benden daha çok balık tuttu.
- Tom benden daha fazla balık yakaladı.
Kız kardeşim benden daha iyi piyano çalabilir.
Benden önce suya gitti.
Aktör benden iki yıl daha kıdemli.
O benden çok daha uzun.
O, benden bir baş daha uzundur.
Sen benden daha uzunsun.
O benden daha ileriye yüzebilir.
Genç görünüyor. O benden daha yaşlı olamaz.
Tom benim koşabildiğimden çok daha hızlı koşabilir.
- Tom benden daha çok balık tuttu.
- Tom benden daha fazla balık yakaladı.
O bunda benden daha iyidir.
Tony benden daha iyi İngilizce konuşur.
O zaman annem benim şimdi olduğumdan daha gençti.