Translation of "最後に" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "最後に" in a sentence and their turkish translations:

最後に アイデンティティです

Son olarak, kimlik.

最後に アイデンティティ(Identity)です

Sonuncusu, kimlik.

- 最後に笑ったのは彼だった。
- 彼が最後に勝利を得た。

Sonunda başardı.

彼女は最後にきた。

- Son olarak geldi.
- Son gelen oydu.

- 最後に笑う者の笑いが最上。
- 最後に笑う者が最も良く笑う。
- 最後に笑う者が一番よく笑う。

Son gülen, iyi güler.

そして最後にハラです

Son olarak, Hala'yı tanıyalım.

最後に5つめの原則です

Beşinci ve son olarak,

最後の最後に断ってきた。

Son anda vazgeçti.

- 最後にトムを見かけたのはボストンだった。
- 最後にトムに会ったのはボストンだった。

Tom'u son gördüğümde Boston'daydı.

彼女が最後にゴールした人です。

Bitiş çizgisini en son geçen oydu.

彼は最後には彼女に屈した。

Sonunda ona teslim oldu.

彼は列の最後に並んでいた。

Sıranın sonunda durdu.

最後には正義は勝つものだ。

Adalet sonunda galip gelecek.

勤勉な人は最後には成功する。

Sonuçta çalışkan kişi başarır.

彼は最後に到着した人でした。

Gelecek son kişiydi.

最後に髪切ったのいつですか?

En son ne zaman saçını kestirdin?

最後にはうまく収まるだろう。

Sonunda o, yoluna girecek.

最後に柿を食べたのっていつ?

En son ne zaman hurma yedin?

- 早まって喜ぶな。
- 最後に笑う者が最も良く笑う。
- 最後に笑う者が一番よく笑う。

Son gülen iyi güler.

それを最後に 使ったのはいつか?」

Ve en son ne zaman giyindim veya kullandım?"

海洋の掃除なんて 最後の最後に

Okyanusu temizlemek

彼女は最後に映画のスターになった。

Sonunda bir film yıldızı oldu.

最後にコンピューターを使ったのは誰なのだ。

Bilgisayarda oturum açan son kişi kimdi?

最後にゴールに入ったのは誰ですか。

En son hedefe ulaşan kimdi?

最後にピザ食べたのはいつですか?

- En son ne zaman pizza yedin?
- En son ne zaman pizza yediniz?

最後に嘔吐したのはいつですか?

En son ne zaman kustunuz?

- 最後に健康診断をしたのはいつですか。
- 最後に健康診断を受けたのはいつですか?

En son ne zaman muayene oldunuz?

- 最後には全て旨く行く事を願っている。
- 最後にはすべて旨く行くことを祈っている。

Sonunda her şeyin iyi sonuçlanacağını ümit ediyorum.

彼女を最後に見たのはいつですか。

Onu son olarak ne zaman gördün?

最後にはすごい名案が思いついた。

Sonunda harika bir çözüm buldum.

最後に会ったのはいつだったっけ?

En son ne zaman karşılaştık?

最後に食べ終わったのはトムだった。

Tom yemeyi bitiren son kişiydi.

最後に彼にあったのは何時ですか。

Onu en son ne zaman gördünüz?

- 論議は最後に喧嘩になった。
- 議論は最後に喧嘩になった。
- 議会はさいごにけんかになった。

Tartışma kavga ile sona erdi.

最後に 会話はポジティブに 終わらせましょう

Ve son olarak da sohbeti olumlu bir şekilde sonlandırın

最後にあの猫を見たのはいつですか?

Sen en son ne zaman kedi gördün?

これを最後にきっぱり酒をやめます。

Kesin olarak içkiyi bırakacağım.

最後に 皆さんに 一つ質問をしますね

Öyleyse, sizi bu tek soruyla baş başa bırakacağım.

それはあなたへの私の最後になります。

Sana son kez geleceğim.

彼は最後に刑務所のやっかいになった。

O sonunda hapishaneyi boyladı.

最後に自転車に乗ったのはいつですか?

En son ne zaman bisiklet sürdün?

最後に皆さんに 質問をしたいと思います

Öyleyse sizi birkaç soruyla bırakacağım.

勤勉な人は最後には成功するものである。

Çalışkan bir adam uzun vadede başarılı olur.

大丈夫、誠実でいれば最後には報われるよ。

Dürüstlüğün uzun vadede ödeme yaptığına seni temin edebilirim.

Tatoebaに最後に文を追加したのはいつですか?

En son ne zaman Tatoeba'ya cümle ekledin?

最後に読めば、失望することはないだろう。

Kitabın tamamını okursanız hayal kırıklığına uğramazsınız.

最後に勝つのは正義であって力ではない。

Sonunda kazanacak olan güç değil adalettir.

最後に絵画のギャラリーに行ったのはいつですか。

En son ne zaman bir sanat galerisine gittin?

シカゴカブスは1908年を最後にワールドシリーズに勝ったことがない。

Chicago Cubs 1908'den beri şampiyonluk karşılaşmalarını kazanmadı.

いつものように彼は最後に劇場に着いた。

Her zaman olduğu gibi, o, tiyatroya gelen son kişiydi.

最後に反CEO戦術論は 説明責任を重視します

Son olarak anti CEO kitabının temelinde hesap verebilirlik var.

我々は親睦会の最後に電話番号を交換した。

Toplantı sonunda telefon numaralarını değiştirdik.

僕が最後に君にあって以来君は出世したね。

Seni son gördüğümden beri paran ve prestijin arttı.

彼は最後の最後になって約束を取り消した。

Son anda randevuyu iptal etti.

彼は最後には妻の要求に屈して家を買った。

O sonunda karısının isteğine boyun eğdi ve bir ev satın aldı.

最後に喘息の発作があったのはいつですか?

En son ne zaman astım krizi geçirdiniz?

ただ 最後に皆さんに こう伝えさせてください

yine de konuşmamı umut dolu bir notla sonlandırayım diyorum:

シェリーは僕が最後にあって以来本当に太ったなぁ。

Onu son kez gördüğümden beri Shelly gerçekten büyümüş.

- トムは一番遅れて着きました。
- トムは最後に到着した。

Tom son olarak vardı.

彼女が最後に祖国へ帰ってから10年以上になる。

- On yıldan fazladır ülkesine gitmiyor.
- O son olarak ülkesine döndüğünden beri on yıldan fazla oldu.

最後に家族でディズニーランドへに行ってからもう随分になる。

Son olarak ailemle birlikte Disneyland'a gittiğimden beri uzun zaman oldu.

母と最後に会ったときは私はもう思い出せない。

Annemi en son ne zaman gördüğümü hatırlamıyorum.

- 彼女に最後に会ってから10年になります。
- 私が彼女に最後に会ってから10年になります。
- 私が彼女に最後にであってから10年になります。
- 私が彼女に会ってから10年になります。

Onu son gördüğümden beri on yıl oldu.

だから最後に言います どんな人にも物語があって

Bitirirken şunu söyleyeyim. Her karakterin bir hikâyesi vardır.

そして最後に 私が個人的にワクワクしていることですが

Ayrıca kişisel olarak, kapalı alan yapay çiftliklerinin

私が最後に見たときは、彼は青いシャツと白のスラックス姿でした。

Onu son gördüğümde, o mavi bir gömlek ve beyaz pantolon giyiyordu.

そのデータを最後に使ってから 長い時間が過ぎているのなら

O bilgi parçasına son erişilmesinin üzerinden uzun zaman geçti

最後に 啓蒙主義は人間の本質に 反するのかを考えましょう

Son olarak, Aydınlanma insan doğasına aykırı mı?

私はレースで最後に出発したが、すぐに他の人たちに追いついた。

Yarışta son olarak başladım ama kısa sürede diğerlerine yetiştim.

最後にトムと話した時には、ボストンに行く予定はないって言ってたよ。

Tom'la en son konuştuğumda, o Boston'a gitmeyi planlamadığını söyledi.

。 彼が元帥に最後の命令を出したとき、皇帝は最後にソウルトに目を 向け 、

. İmparator, Mareşallerine son emirlerini verirken en son Soult'a döndü ve

事務所を最後に出る人は誰でも明かりを消さなければならない。

Ofisi son terk eden kişi ışığı söndürmeli.

僕が最後に自分の考えを伝えた人は、僕を気違いだと思ったようだ。

Fikrimi söylediğim son kişi deli olduğumu düşündü.

「スーシェ元帥、私たちが最後に会って以来、あなたは大きく成長しました!」皇帝

"Mareşal Suchet, son görüşmemizden bu yana çok büyüdün!" İmparator

たけしは僕の宿題を手伝うと約束したのに、最後になって僕を見捨てた。

Takeshi ödevimde bana yardım etmeye söz verdi, ancak son dakikada beni yüzüstü bıraktı.

- 彼は最後には成功すると確信している。
- 彼は結局は成功する事を確信している。

O sonunda başarıdan emin.

最後に出て行ったのは背の高い男で、顔は青白く、つややかな黒い髪をしていた。

Ayrılacak son kişi soluk yüzlü,düz siyah saçlı, uzun bir adamdı.

猛烈なナポレオンは、「ネイは最後に加わったドラマーの 少年 よりも兵士についてあまり知らない」と述べた

Öfkeli bir Napolyon, "Ney askerlik hakkında son katılan davulcu çocuktan daha az şey biliyor" dedi

- ここは私たちが最後に別れを告げた公園です。
- ここが、私たちが最後の別れを告げた公園です。

Bu bizim son vedalaştığımız park.

- 冷静になろうとしたのだが、とうとうかっとなった。
- 私は冷静でいようとしたが、とうとう堪忍袋の緒が切れた。
- 冷静でいようとしたのだが、最後には切れてしまった。
- 冷静でいようとしたんだけど、結局ぶちキレちゃったよ。

Sakin olmaya çalıştım ama sonunda kendimi kaybettim.

More Words: