Translation of "教えて。" in Turkish

0.287 sec.

Examples of using "教えて。" in a sentence and their turkish translations:

- 教えてよ!
- 教えて。

- Söyle bana.
- Bana söyle!
- Söyle bana!

教えてよ!

Bana ondan bahset!

トム、メアド教えて。

Tom, e-mail adresini söyle bana.

トムのメアド教えて。

- Bana Tom'un e-posta adresini söyle.
- Bana Tom'un elektronik posta adresini söyle.

- 電話番号を教えて。
- 電話番号を教えてください。

Bana telefon numaranı ver.

教えてくれるか?

Bana öğretebilir misin?

- 住所を教えてもらえませんか。
- 住所を教えていただけますか。
- 住所を教えてください。

Bana adresini söyler misin?

教えてあげました

Ben de öğrettim.

どうやるか教えて。

Problemi nasıl çözdüğünü bana söyle.

私に教えてくれる?

Bana öğretir misin?

トムについて教えて。

Bana Tom'dan bahset.

メアド教えてくれない?

- Bana e-posta adresini verir misin?
- Bana e-posta adresini söyler misin?

フランス語を教えている。

- Fransızca öğretirim.
- Ben Fransizca öğretirim.
- Saya mengajar bahasa Perancis.

私は教えています。

- Ben öğretirim.
- Ben ders veririm.
- Ben öğretmenlik yaparım.
- Ben öğretmenlik yapıyorum.

- 電話番号を教えてもらえますか。
- 電話番号を教えて。
- 私にあなたの電話番号を教えて下さい。
- 電話番号を教えてくれませんか?

Bana telefon numaranı verebilir misin?

- 名前を教えてください。
- 私に君の名前を教えてください。
- あなたの名前を教えてください。

Lütfen bana adını söyle.

- どうぞご住所を教えてください。
- 住所を教えてください。

Lütfen adresini bana söyle.

- その仕方を教えてください。
- どうやってやるのか教えて。

- Onun nasıl yapılacağını bana göster.
- Bunu nasıl yapacağımı bana göster.

詳しく教えて下さい。

Bana ayrıntıları bildirin.

この子のこと教えて。

Bana bu kızdan bahset.

私に教えてください。

Lütfen bana bir şey sor.

ねえ、携帯のメアド教えて。

Eh, bana senin cep telefonunun posta adresini ver.

痛いところを教えて。

Nerenin ağrıdığını bana söyle.

やり方を教えてくれ。

Bana onu nasıl yapacağımı göster.

サラダの作り方を教えて。

- Bana salata yapmasını öğret.
- Bana salata hazırlamayı öğret.

- 彼は私に泳ぎ方を教えてくれた。
- 彼は泳ぎを教えてくれた。

O, bana yüzmeyi öğretti.

- 道を教えてくださいませんか。
- 道を教えてもらえませんか。

Lütfen bana yolu gösterir misin?

- 彼は友達に英語を教えている。
- 彼は友人に英語を教えている。

Arkadaşlarına İngilizce öğretir.

何を教えてくれるのか?

Bize ne öğretebilirsiniz?

場所を教えてください。

Lütfen bana bulunduğunuz yeri bildirin.

詳細を教えてください。

- Bana detayları ver.
- Bana ayrıntıları ver.

- トムに教えて。
- トムに伝えて。

Tom'a söyle.

トムはフランス語を教えている。

Tom Fransızca öğretir.

由来を教えてください。

Onun nereden geldiğini merak ediyorum.

英語を教えてください。

Lütfen bana İngilizce öğret.

いいことを教えてやる。

Sana bir sır söyleyeceğim.

彼氏できたら教えてね。

Bir erkek arkadaş bulursan bana söyle.

本当のことを教えてよ。

Bana gerçeği söyleyin.

あなたの体験を教えて。

Deneyiminizi paylaşın.

週に何時間教えてるの?

Haftada kaç saat ders veriyorsun?

- 君の連絡先住所を教えてください。
- 君の本籍地を教えて下さい。

Lütfen bana kalıcı adresinizi verin.

- 電話番号を教えてもらえますか。
- 電話番号を教えてくれませんか?

Telefon numaranı alabilir miyim?

- トムは私たちにフランス語を教えている。
- トムは私達にフランス語を教えています。

Tom bize Fransızca öğretiyor.

解き方を教えてあげるよ。

Onu nasıl halledeceğini sana göstereceğim.

何をしているのか教えて。

Ne iş yaptığını bana bildir.

やり方を教えてください。

- Onu nasıl yapacağımı bana göster, lütfen.
- Onun nasıl yapılacağını bana gösterin, lütfen.

ベッドメーキングの仕方を教えて下さい。

- Bana yatağımı nasıl toplayacağımı söyle, lütfen.
- Lütfen, bana yatağımı nasıl toplayacağımı söyle.
- Bana yatağımı nasıl toplayacağımı söyleyin, lütfen.
- Lütfen, bana yatağımı nasıl toplayacağımı söyleyin.

彼は女子高で教えている。

O bir kız lisesinde öğretmenlik yapıyor.

彼女は英語を教えている。

O, İngilizce öğretiyor.

彼がいつ来るのか教えて。

Onun ne zaman geleceğini bana söyle.

生きる意味を教えてくれ。

Bana hayatın anlamını anlat.

道を教えてくれませんか。

Bana yolu söyleyebilir misiniz?

既往歴を教えてください。

Bana geçmiş tıbbi hikayeni anlatır mısın?

教えてくれてありがとう。

Bana söylediğin için teşekkürler.

残高を教えてくれますか。

Bana bakiyemi söyler misin?

フランス語を教えて3年になる。

Üç yıldır Fransızca öğretiyorum.

大人にフランス語を教えている。

Yetişkinlere Fransızca öğretirim.

フランス語を私に教えて下さい。

Lütfen bana Fransızca öğret.

時間を教えてくれないか。

Bana saati söyler misin?

母は生け花を教えている。

Annem çiçek düzenleme öğretir.

お姉さんが教えてア・ゲ・ル。

- Ablan sana gösterecektir.
- Senin büyük kız kardeşin sana gösterecektir.

私にチェスを教えてくれない?

Bana satranç oynamayı öğretebilir misin?

何をしたらいいか教えて。

Bize ne yapacağımızı söyle.

宿泊先を教えてください。

Nerede kaldığını bana bildir.

トムもテニスを教えてくれたよ。

Tom bana tenis oynamayı öğreten kişiydi.

車の運転、教えてあげるよ。

Sana nasıl araba sürüleceğini öğreteceğim.

- 駅までの道を教えてくれませんか。
- 駅への道を教えていただけませんか。
- 駅までの道を教えてもらえませんか。

- İstasyona giden yolu bana söyleyecek misiniz?
- İstasyona giden yolu bana söyler misiniz?

- 駅までの道を教えて下さい。
- 駅に行く道を教えていただけませんか。

İstasyona nasıl gideceğimi lütfen bana söyleyebilir misiniz?

- このカメラの使い方を教えてください。
- このカメラの使い方、教えてくれない?

Bu kameranın nasıl kullanıldığını bana gösterir misin?

- 彼は親切にも道を教えてくれた。
- 彼は親切にも私に道を教えてくれた。

Bana yolu gösterecek kadar nazikti.

- 郵便局へ行く道を教えて下さい。
- 郵便局への行き方を教えてください。

Lütfen bana postaneye giden yolu söyler misin?

- お手洗いはどこか教えて下さいませんか。
- トイレがどこか教えてください。

Tuvaletin nerede olduğunu bana söyleyebilir misin?

- そのゲームの遊び方を教えてください。
- そのゲームのやり方を教えてください。

Oyun nasıl oynanır bana anlat.

生徒達に教えているのです

biz öğrencilere hayatı öğretiyoruz.

- 教えないよ。
- 教えてあげない。

Sana söylemeyeceğim.

教授は英会話を教えている。

Profesör İngilizce konuşmayı öğretir.

ヘッドホンの使い方を教えて下さい。

Lütfen kulaklığı nasıl kullanacağımı bana göster.

ブラウン氏はハーバード大学で教えている。

Bay Brown Harvard'da öğretmenlik yapıyor.

バス乗り場を教えてください。

Lütfen bana otobüs durağının nerede olduğunu söyle.

チーズの製法を教えてください。

- Peynirin nasıl yapılacağını bana öğretir misin?
- Peynirin nasıl yapıldığını bana öğretir misiniz?

誰も教えてはくれなかった。

Hiç kimse bana söylemedi.

痛かったら教えてください。

Acıyıp acımadığını bana bildir.

英語を教えてくれませんか?

Bana İngilizce öğretebilir misin?

私に柔道を教えてください。

Bana judo öğret.

何を探しているのか教えて。

Sadece bana ne aradığını söyle.

トムはマリにフランス語を教えている。

Tom Mary'ye Fransızca öğreniyor.

漢字を少し教えてください。

Lütfen bana biraz kanji öğret.

トムはボストンでフランス語を教えている。

Tom Boston'da Fransızca öğretir.

誰にスケートを教えてもらったの?

Nasıl paten kayacağını sana kim öğretti?

どうやってやるのか教えて。

Bana yöntemini göster.

電話番号を教えてください。

Bana telefon numaranı ver.

More Words: