Translation of "愛してる。" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "愛してる。" in a sentence and their turkish translations:

- 愛してる。
- 愛してるよ。

Seni seviyorum.

- 愛してる。
- 大好きだよ!
- 愛してるよ。

Seni seviyorum.

愛してる。

Seni seviyorum.

- 愛してる。
- 大好きだよ!
- 君のことが好きなんだ。
- あなたを愛してる。
- 愛してるよ。
- 大好き。

Seni seviyorum.

トムのこと愛してるの?

Tom'u seviyor musun?

世界で一番愛してる。

Seni dünyadaki her şeyden daha fazla seviyorum.

「愛してる?」と言いました。

O "Beni seviyor musun?" diye sordu.

まだ私のこと愛してる?

Hâlâ beni seviyor musun?

愛してるよ、いつまでも。

Seni seviyorum ve hep seveceğim.

死ぬまであなたを愛してる。

Ben ölünceye kadar seni seveceğim.

そう、君は僕を愛してるんだ。

Evet, beni seviyorsun.

トムのこと本当に愛してるの?

Gerçekten Tom'u seviyor musun?

- 僕のこと好き?
- 私を愛してる?

Beni seviyor musun?

- フランス語で「愛してる」ってどう言うんですか?
- 「愛してる」ってフランス語でなんていうの?

Fransızcada "seni seviyorum"u nasıl dersiniz?

トムはメアリーのこと、愛してると思う?

Tom'un Mary'yi sevdiğini düşünüyor musun?

彼は彼女に愛してるよと言った。

O, ona onu sevdiğini söyledi.

- 愛してる。
- 私はあなたを愛している。

Seni seviyorum.

「ジュテーム」はフランス語で「愛してる」という意味です。

"Je t'aime" Fransızcada "seni seviyorum" anlamına gelir.

私がトムのことを愛してると彼に伝えて。

Tom'a onu sevdiğimi söyle.

ベンは君の姉さんのこと愛してるんだよ。

Ben senin kız kardeşini sever.

彼は彼女に小声で「愛してるよ」と言った。

O ona fısıldayarak "Seni seviyorum." dedi.

トムに愛してるって伝えることにしたよ。

Tom'a onu sevdiğimi söylemeye karar verdim.

愛してるって言ってくれたのは嘘だったの?

Beni sevdiğini söylediğinde bu bir yalan mıydı?

私は他のどの男性よりも彼を深く愛してる。

Ben onu herhangi başka adamdan daha içten seviyorum.

僕は彼女を愛してるし、彼女も僕を愛してます。

Ben onu seviyorum ve o beni seviyor.

なぜならば その子は まだ 親を愛してるからです

Çünkü o çocuk, hâlâ ebeveynlerini seviyordu.

虎次郎は、私を愛してることを明らかにしました。

Torajiro bana âşık olduğunu açıkladı.

サラ、マーシャ。君たちが思ってるよりもずっと愛してるよ。

Sarah ve Marsha - Siz ikinizi hayal edebileceğinizden daha çok seviyorum.

「愛してる」と彼女はそっとつぶやくと目を閉じた。

"Seni seviyorum," diye mırıldandı ve gözlerini kapattı.

- 愛してる。
- 大好きだよ!
- 私はあなたを愛している。
- 私は、貴方が好きです。
- 君のことが好きなんだ。
- 君が好きだ。
- あなたを愛してる。
- あなたが好きです。
- 愛してるよ。
- 私はあなたを愛しています。
- 大好き。

- Seni seviyorum.
- Seni seviyorum!
- Sizi seviyorum.

- 愛は愛が好きです。
- 愛は愛を愛してる。
- 愛は愛を愛する。

Aşk aşka aşıktır.

- 私は、あなたを永遠に愛します。
- いつまでも愛してるよ。

Seni sonsuza kadar seveceğim.

あなたに愛してると言われたとき言葉が出なかった。

- Sen bana beni sevdiğini söylediğinde ben küçük dilimi yuttum.
- Sen bana beni sevdiğini söylediğinde dilim tutuldu.
- Sen bana beni sevdiğini söylediğinde söyleyecek söz bulamadım.

私はあなたのことを言葉にできないほど深く愛してる。

Seni söyleyebileceğimden daha derinden seviyorum.

- ありのままの君を愛してるよ。
- 飾らない君が大好きだよ。

- Seni olduğun gibi seviyorum.
- Seni sen olarak seviyorum.
- Seni kendi hâlinle seviyorum.

僕は君が欠点を持っているので、なおいっそう愛してる。

Hatalarına rağmen seni gittikçe daha çok seviyorum.

- 私より兄を愛してるの?
- 私よりお兄ちゃんのことが好きなの?

Erkek kardeşimi benden fazla mı seviyorsun?

彼女にキスをすることと彼女を愛してることとは別のことだ。

Onu öpmek bir şey, ve sevmek başka bir şeydir.

- 僕のこと好き?
- 私を愛してる?
- あなたは私を愛しているのですか。

Beni seviyor musun?

- 愛してる。
- 私はあなたを愛している。
- 私はあなたを愛しています。

Seni seviyorum.

- 彼女は両親をとても愛してる。
- 彼女は両親に大きな愛情を抱いている。

Onun anne ve babasına büyük sevgisi var.

私たちは皆さんを愛しているから、そしてサイトを改善するために、タトエバの管理を行っています。わかりましたか?私たちは君たちを愛してるね?

- Çünkü biz sizi seviyoruz, daha iyi bir kullanıcı deneyimi getirmek için Tatoeba'yı güncelleştiriyoruz. Gördünüz mü? Biz sizi seviyoruz ha?
- Sizi seviyoruz, çünkü biz daha iyi bir kullanıcı deneyimi sunmak için Tatoeba'yı güncelliyoruz. Anlıyor musunuz? Sizi seviyoruz ha?

More Words: