Translation of "危ない" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "危ない" in a sentence and their turkish translations:

- 危ない!
- 危ない!

Dikkat!

危ない!

O tehlikelidir.

危ない!

Dikkat!

- 彼は命が危ない。
- 彼の命が危ない。

- Onun hayatı tehlikede.
- Hayatı tehlikede.

- 彼女の命は危ない。
- 彼は命が危ない。

Hayatı tehlikede.

かなり危ないぞ

Burası oldukça tehlikeli.

‎エビの命も危ない

Tekenin hayatı tehlikede.

危ない空模様だ。

Hava tehdit ediyor.

- 間一髪!危ないところでした。
- 危ないとこだったよ。

Kıl payı kurtuldu.

待て 止まれ 危ない

Dur, dur, dur! Vay canına.

危ない!トラックが来るぞ!

Dikkat edin! Gelen bir kamyon var!

火は非常に危ない。

Yangın çok tehlikelidir.

彼女の命は危ない。

- Onun hayatı tehlikede.
- Hayatı tehlikede.

火遊びは危ないよ。

Ateşle oynamak tehlikelidir.

危ない事はするな。

Şansa bırakmayın.

危ない事をするな。

Risk alma.

危ない、車来てるよ!

Dikkat et! Bir araba geliyor!

- 危ない!
- ご注目下さい。

Dikkat!

道路で遊ぶと危ないよ。

- Caddede oynamak tehlikelidir.
- Caddede oynama-bu tehlikeli.

彼の子供の命が危ない。

Onun çocuğunun hayatı tehlikededir.

彼はとても危ない人だ。

O, çok tehlikeli bir adam.

危ない橋は渡りたくないんだ。

Başkası için riske girmek istemiyorum.

‎このままでは ‎子供の命が危ない

Karşı karşıya gelirlerse toy yavrusu hayatından olabilir.

ナイフは下に置いて下さい。危ないから。

O bıçağı bırak. Beni geriyorsun.

そのふるい橋をわたるのは危ない。

O eski köprüden geçmek tehlikelidir.

彼は私を見て危ないといいました。

O bana baktı ve "dikkat et" dedi.

お前は脳の半分があったら,危ない!

Eğer yarım beynin olsa tehlikeli olursun!

一人で地下鉄に乗るのは危ないですか。

Bir metroya tek başına binmek tehlikeli mi?

私の命が危ないと言ってるわけですか?

- Hayatım tehlikede mi diyorsun?
- Hayatımın tehlikede olduğunu mu söylüyorsun?

彼が危ないところを助けてくれたんです。

O beni tehlikeden kurtardı.

その探偵はずいぶん危ない橋を渡ってきた。

Dedektifin birçok macerası vardır.

- トムは危ない男だからね。
- トムって危険人物だよ。

Tom tehlikeli bir adam.

こんな夜更けに女の子の一人歩きは危ない。

Bir kız için gece geç saatte kendi başına dışarı çıkması güvenli değildir.

- 道で遊ぶのは危険です。
- 道路で遊ぶと危ないよ。

Sokakta oynamak tehlikeli!

私たちは旅行中たくさんの危ない目にあった。

- Gezimizde bir sürü maceramız oldu.
- Yolculuğumuzda bir sürü macera yaşadık.

- 敢えてやってみた。
- 敢えて危ない橋を渡ることにした。

Risk aldım.

- 際どいところを辛うじて助かった。
- 危ない所だったんだよ。

Sinekkaydı tıraş oldum.

- それでは君が危険になる。
- そんなことしたら君の身が危ない。

Bu seni tehlikeye sokacaktır.

大きな報酬のために 危ない賭けに出るわけではないからです

risk almada iyi olabilirlerdi.

- 気を付けろ。車が来ているぞ。
- 気を付けろ!車が来るぞ。
- 危ないよ!車が来てる。

Dikkat! Gelen bir araba var.

- 子供が夜1人で外出するのは危険だ。
- 夜に子供が一人で出かけるのは危ない。

Çocukların gece tek başına dışarı çıkmaları tehlikelidir.

- この川を泳ぐのは危険です。
- この川で泳ぐのは危険だ。
- この河で泳ぐのは危ない。

Bu nehirde yüzmek tehlikelidir.

- 私は危ないところを助かりました。
- 危うい所を助かった。
- 間一髪で助かったんだよ。

Zor kurtuldum.

君のために危ない橋を渡る気はないね。一度だって君に助けてもらったことなどないだろ。

Daha önce bana hiç yardım etmediğinden dolayı senin için riske girmeyeceğim.

- 気をつけて。そこに大きな穴があるよ。
- 危ない!そこに大きな穴が。
- 気を付けて!そこに大きな穴があるわよ。

Dikkat et! Orada büyük bir çukur var.