Examples of using "何よりも" in a sentence and their turkish translations:
Koşmayı dünyada her şeyden daha çok seviyorum.
Seni her şeyden çok seviyorum.
Dostluk her şeyden daha değerlidir.
Her şeyden önce, sabırlı olun.
Sağlık her şey demektir.
Her şeyden önce vazife.
Her şeyden önce güvenliği sağlamalısın.
Hepsinin içinde en çok Mary kaymayı sever.
Okumayı başka her şeyden daha çok sever.
- Zaman başka herhangi bir şeyden daha değerlidir.
- Zaman her şeyden daha değerlidir.
- Zaman başka her şeyden daha değerlidir.
Hiçbir şey sağlıktan daha değerli değildir.
Ve belki de ilişkimiz bakımından en önemlisi
Her şeyden önce, yalan söyleme.
Müziği başka bir şeyden daha çok seviyor.
Her şeyden önce sağlıklı olmalıyız.
- Güvenlik başka her şeyden öncelikli sağlanmalıdır.
- Güvenliği başka her şeyden önce sağlamalıyız.
Her şeyin ötesinde arkadaşlarına sadık olmalısın.
Para dünyada her şeyden daha değerlidir!
fakat binlerce yıl içinde evrilen zehri yıkıcı etkilerinin anahtarıdır.
Her şeyden önce kendine iyi bak.
ön yargılarımızın yorumlarımızı, bakışımızı nasıl etkilediğini
Her şeyden önce, birbirinize yardım etmelisiniz.