Examples of using "世界的に" in a sentence and their turkish translations:
McDonald hamburgerleriyle dünyaca ünlüdür.
O, dünyaca ünlü bir yazar.
Tom dünyaca ünlü bir yazar.
Tüm dünyada bilinen bir yazardır.
Tom dünyaca ünlü bir koro şefidir.
Havanın küresel olarak garipleşmesiyle
Dünya'daki iklim şartları gittikçe daha düzensiz bir hâl aldıkça
İklim, küresel bir kriz noktasına ulaştı.
Hava kirliliği ciddi global bir sorundur.
Dünya çapında her 10 çocuk ve gençten altısı
Dünyada evde bakım her yıl yüzde 10 büyüyor.
Küresel olarak engelliliğin bir numaralı sebebi.
Bu kafatası ve çizgileri, 17. yüzyılın sonlarında İngiltere'de faaliyet gösteren dünyaca ünlü Kaptan Kidd'e dayanılarak adlandırılmıştır.