Examples of using "ダメだ" in a sentence and their turkish translations:
Ama yapmadım.
Olamaz, bakın. Kaçtı.
Ölme. Ölme sakın.
Hayır, bu olmayacak.
Bu işe yaramıyor. Hâlâ üşüyorum.
- Yemek zorundasın.
- Yemek zorundasınız.
Uyumak zorundasın.
Sınavda başarısız oldular.
Bak, Ben hayır dedim!
Mürekkeple yazmayın.
Babam hayır dedi.
Tom ile poker oynama.
Çok fazla dondurma ve spagetti yememelisin.
Bunda ne kadar ışık kaldığı konusunda endişeliyim. Hayır, olamaz.
Geceleri parkta yürüyüşe gitmeyin!
Bir şey söyleme, tamam mı?
E-posta adresini Tom'a verme.
- Cesedimi çiğnemeden olmaz.
- Cesedimi çiğnemen lazım.
Sanırım Fransızcada gerçekten hiç iyi değilim.
Onu kendin yapmak zorunda kalacaksın.
Bu lokanta iş yapmayacak.
Ben süt içemem.
Hayır dedim.
Sınavda başarısız oldular.
Gerçekten ne olduğunu Tom'a söyleyemezsin.
Gerçekten korsan yazılım kullanmamalısın.
Ona ödünç para vermekten daha iyisini bilmeliydin.
- Okul kurallarına uymalısınız.
- Okul kurallarını izlemelisiniz.
- Okul kurallarına uymalısın.
İçgüdülerine güvenmelisin.
Odada yakalamaç oynamayın.
Bu odada gürültü etmeyin.
Çocukların mutfak bıçağıyla oynamasına izin vermemelisin.
Araba süremezsin. İçiyorsun.
Ben sana söylemedikçe gelme.