Examples of using "そういうわけで" in a sentence and their turkish translations:
Şu var ki...
Onun sinirlenme nedeni odur.
Geç kalmamın nedeni odur.
Yoshio'nun soğuk almasının sebebi budur.
Yalan söyleme nedenim bu.
O nedenle toplantıya katılmadı.
- İşte bu yüzden buraya geldim.
- Bu yüzden buraya geldim.
Boşanma sebebimiz budur.
Eğitim için yurt dışına gitmeme nedeni odur.
Okula geç kalmasının nedeni budur.
Sınıftaki bütün öğrencilerin onunla aynı fikirde olmasının sebebi budur.
Niçin görüşmeye katılamadığımın sebebi bu.
Onlara katılmamasının nedeni odur.
Bu yüzden çok yakında geri geldim.
O ona hakaret etti. Onun sinirlenme nedeni budur.
"Solgun görünüyorsun. Hasta mısın?" "Tam olarak değil."
Geç gelmemin nedeni bu.
Ve bu sebeple maddenin hepsinin o sırada oluştuğunu düşünüyoruz.
Jack her zaman diğerlerinin hatalarını bulur. Herkesin ondan kaçınmasının nedeni budur.
Çocukları severim. Öğretmen olmamın nedeni budur.