Examples of using "このような" in a sentence and their turkish translations:
bu tarz TED konuşmalarında,
Bu ifadenin kullanımının doksanlı yılların
Düşünceler, anılar ve hikâyeler.
Bu tür çok ölçekli, çok boyutlu bir keşif
Bu gecekondular kent için bir yüz karasıdır.
Böyle bir sorun ile uğraşmak zordur.
Böyle bir durum için emsal yok.
Niçin öyle bir konu seçtin?
Bunun gibi bir kitabı okuma.
Böylesine kitaplar onun için çok zordur.
Böyle bir hakarete katlanamam.
Bu ise, öğrencilerimizin mutluluklarını, sorunlarını ve kaygılarını
Bu ön hazırlık sorularını geçtikten sonra
Böyle bir otelde kendi evimdeymişim gibi hissedemem.
bu kadar büyük programlar yapabilirsiniz.
Bunun gibi yüzlerce küçük iteklemeler var.
Böyle durumlarda "şimdiki zaman" kullanılır.
Böyle bir davranışa alışık değilim.
Taze ve sağlıklı gıda üretimi sağlamak
Şimdilerde buna benzer olaylar milyonlarca hayat
Dünya genelinde, muazzam kaynaklarla
Her gün, derin vadilerden ve izole alanlardan geçerek
Bunun gibi bir kamera almak istiyorum.
Bu uygulamayı kaldırman gerekir.
Bu tür şeyler zaman zaman olabilir.
Eğer bu sorular hakkında düşünürsek
Biz elim sende gibi oyunlar oynardık.
Böyle bir görevi hiç bilmiyordum.
Bence bu sistemler aramızda yaşıyor ve çalışıyor.
Bu okyanus manzarasına aşina olduğunuzdan eminim,
Buna benzer yerler korunabilirse... ...artmaya devam da edebilir.
Böylesine bir muameleye katlanmazlar.
- Böyle bir evi Tokyo'da kiralamaya gücüm yetmez.
- Tokyo'da böyle bir ev kiralamaya bütçem elvermez.
Bu tür oyuncakların çocuklar üzerinde kötü bir etkisi var.
Bu kravat böyle bir durum için uygun değildir.
bu yalnızlık biçiminin üstesinden gelmesi için ilk adım atılmış oluyor.
Peki, bu pazarların koronavirüs salgını ile ne alakası var…
Bu tür bir olayın tekrarlanmasını önlemeliyiz.
Güneş ışığını doğrudan iletebilmek için
insanların azgın bir gergedandan kurtulma şansı olmadığını söylüyor.
Fakat bu duyarsızlığın bedelini ödeyemeyiz
Bu tür hataların gelecekte olmamasını sağlamak için elimden geleni yapacağım.
Böyle bir durumda ne yaparsın?
Bunun yaşandığı tek yer Çin değil.
Peki bu tür yerleşim yerlerinden ne öğrenebiliriz?
Böyle bir durumun tekrar olacağının olası olmadığını düşünüyorum.
Bu genç insanlarla birkaç yıl çalıştıktan sonra
Diğer hiçbir gezegen cismi, aynı genetik ilişkiye sahip değil.
Yani bu gibi siyasi partilerin savundukları fikirler, eninde sonunda
Ama burası gibi aşırı çöl arazilerinde bunu bulmak zor olabilir. Hâlâ biraz gevşek
İşte bu mikrodalga fırının tasarlanmasındaki temel prensiptir.
Bu konularda konuşmanın zor olmasına şaşmamalı.
Bilim gelişirse bu tür sorunları çözebileceğiz.
Sağduyu ile bir kişi, bu tür bir şeyi asla yapmaz.
Böyle bir kazanın yeniden olmasını önlemek zorundayız.
neden bu şekilde davrandığımız.
Doktor böylesine acil bir durumla nasıl başa çıkacağını biliyordu.
Bu, dil bilgisi bakımından doğru ama anadilli biri bunu asla böyle söylemez.
Eğer düzgünce askerlendirilmiş ve ikmal edilmişse, bunun gibi bir kale ateşli silahlar devrine kadar
Bunun gibi düşmanın tam önünde gerçekleştirilen bir yeniden konuşlandırma yüksek riskliydi
Bilim, merak duygusu ve dayanışma için de geçerlidir.
Yiyecek yayıncısında bu normal bir beyin fırtınası süreci değildir.
Böyle bir suç ceza ve / veya hapis ile cezalandırılır.
Bu tür bir toprak yönetimi köklü bir fikir değildir.
Bu iş sırasında, sert surat yaparsan, müşteriler gelmez.
Bu şekilde bir ağız kavgasına son vermeliyiz.
Şaşırtıcı ama gece ortaya çıkan bu görüntülere sıkça rastlanır. Tüm deniz hayvanlarının üçte biri biyolüminans yaratır.
Böyle bir soruna değinmeden, ne yapacaklarını bilmiyorlar.
Böylesine büyük bir silahlanma için paramızın olup olmadığı sorusunu göz önüne almalıyız.
Bu tür hatayı gözden kaçırmak çok kolaydır.
Böyle bir sözlükte " buzdolabı " ile ilgili en az iki cümle olmalıdır.
Bu durumda ne yapmalılar?
Bu, birazcık bağımsız olduklarını ispatlamaya çalıştıkları içindir.
İlk başta işimden hoşlanmadım ama artık ondan hoşlanmaya başlıyorum.