Translation of "いそうだ" in Turkish

0.046 sec.

Examples of using "いそうだ" in a sentence and their turkish translations:

雨に会いそうだ。

Yağmur yüzünden evdeyiz.

メアリーの話では彼は来ないそうだ。

Mary'ye göre o gelmiyor.

弟のために気が狂いそうだった。

Erkek kardeşim neredeyse beni deli etti.

彼女の話では彼は来ないそうだ。

Ona göre, o gelmeyecek.

トムをかわいそうだとは思わない。

Tom için üzgün hissetmiyorum.

大家さんは家賃をあげたいそうだ。

Ev sahibi kirayı yükseltmek istediğini söylüyor.

トムが言うには、フランス語は話せないそうだよ。

Tom Fransızcayı nasıl konuşacağını bilmediğini söyledi.

あの音を聞いていると気が狂いそうだ。

O gürültü beni neredeyse deli ediyor.

まだその問題を解いた者はいないそうだ。

Hiç kimse problemi çözebildiğini henüz açıklamadı.

見ろ 全部がバラバラだ はい回る生き物は いそうだ

Bakın, buradaki her şey dağılıyor. Ama börtü böcek aramak için mükemmel bir yer.

日本人はアメリカ人のようにはクリスマスを祝わないそうだ。

Japon halkının Noel'i Amerikalılar'ın yaptığı şekilde kutlamadıkları söylenilmektedir.

この仕事に私の時間の大半は食われてしまいそうだ。

Bu işin zamanımın çoğunu alacağından korkuyorum.

僕のことを かわいそうだと 思ってほしくありません

insanların benim adıma kötü hissetmesini istemiyorum.

- 彼女は料理がうまいそうだ。
- 彼女は料理が上手だそうだ。

Onlar onun aşçılıkta iyi olduğunu söylüyor.

新聞によれば、東京が世界でもっとも生活費が高いそうだ。

Gazeteye göre, Tokyo'da yaşamanın maliyeti dünyada en yüksektir.

専門家に言わせると、登山もスキーも危険なものではないそうだ。

Bir uzmana göre, ne dağcılık ne de kayakçılık tehlikelidir.

私の聞いたところでは、かれはこの国にはながくいないそうだ。

Onun uzun bir süre bu ülkede olmayacağını duydum.

学者によれば、大きな地震はもういつでも起きておかしくないそうだ。

Bazı bilim adamlarına göre, büyük deprem şimdi her an olabilir.

- 彼女に対してすまない気がします。
- 彼女が気の毒だ。
- 彼女がかわいそうだよ。

Ben onun için üzülüyorum.

- クリスが明日これないそうだ。
- クリスは明日働くことができない。
- クリスは明日作業できない。

Chris yarın çalışamaz.

彼がパブロと結婚するつもりだと公に宣言したとき、彼の祖母は心臓が止まりそうになったし、彼の叔母は目玉が飛び出してしまいそうだった。でも彼の妹は鼻高々だった。

O Pablo ile evleneceğini açıkça ilan ettiğinde, neredeyse büyük annesine kalp krizi geçirtecekti , halasının gözlerini yuvasından fırlattıracaktı fakat küçük kız kardeşi gururla baktı.

More Words:
Translate "彼がパブロと結婚するつもりだと公に宣言したとき、彼の祖母は心臓が止まりそうになったし、彼の叔母は目玉が飛び出してしまいそうだった。でも彼の妹は鼻高々だった。" to other language: