Translation of "Düşünün" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Düşünün" in a sentence and their japanese translations:

- Bunu düşünün.
- Onun hakkında düşünün.

そのことを考えなさい。

Bir düşünün.

想像してみてください

Bunu düşünün.

- 考えてください。
- 考えておいて。

Matematik örneğini düşünün.

数学がいい例です

Ancak şunu düşünün,

しかし考えてみて下さい

Her etkileşimde düşünün:

一回一回のやりとりごとに 考えてみてください

Lütfen yeniden düşünün.

考え直してください。

Yarın hakkında düşünün.

明日のことを考えなさい。

Geleceğiniz hakkında düşünün.

あなたの将来について考えなさい。

Onun hakkında düşünün.

考えてください。

Ama bunu bir düşünün:

考えてみてください

Bir kez daha düşünün.

でも よく考えて

Merdivenden aceleyle indiğinizi düşünün.

皆さんが階段を駆け下りているところを 想像してみてください

Bunu bir saniyeliğine düşünün.

ちょっと考えてみてください

Ne yaptığınızı iyice düşünün.

自分のしたことをよく考えなさい。

Frankenstein'ı ve onun yaratılışını düşünün,

フランケンシュタイン博士や 博士の作った物を考えてみてください

Onların yapacakları muazzam buluşları düşünün:

彼らが将来 生み出す進歩や発明を 想像してみてください

Ve fırsatların zor bulunduğunu düşünün.

チャンスには恵まれないのです

Sadece, kuşlar gibi uçabildiğimizi düşünün.

私たちが鳥のように飛べると想像してごらん。

Ve korteksinizi sabit disk gibi düşünün.

そして大脳皮質が ハードドライブです

Cidden, Bayan Darling'in dersini terketmeyi düşünün.

先ほどの教室を出るシーンを 思い浮かべてください

Bunu başarının çoklu önlemleri olarak düşünün.

だから成功の尺度は複数あると捉えて下さい

Bunu şöyle düşünün, ben böyle düşünüyorum,

こう考えてみるんですが—

Ve hala hiçbir şey,bunu bir düşünün.

何も考える事など ないという事です

Bir an için o hücrelerde kendinizi düşünün

ちょっと想像してみてください あなたは今刑務所にいて

Düşünün bir: İri, terli, dövmeli bir adam,

想像してください 入れ墨をした汗まみれの大きな男が

Sonra ahtapotun yalnız bir yaratık olduğu gerçeğini düşünün

他のタコに近づかれることを 好まないので

Lütfen onun üzerinde düşünün ve bana kararınızı bildirin.

それについてよく考えて、私に結論を知らせてください。

Karar vermeden önce avantajlar ve dezavantajlar üzerinde düşünün!

決心する前に長所短所についてよく考えなさい。

Bir hava alanı ve onunla bağlantılı bütün işleri düşünün.

空港とその周辺産業のことを 考えてみてください

Tersini, konser salonunun üç blok ötesinde yaşayan bir insanı düşünün.

一方 その会場から3ブロック離れた場所に 住む人はどうでしょう

610 metre bir yapının en zorlu kısmında tek başınıza olduğunuzu düşünün,

600メートルの絶壁の ど真ん中に独りいて