Translation of "Karşıya" in Italian

0.006 sec.

Examples of using "Karşıya" in a sentence and their italian translations:

Karşıya mı?

O attraversare?

O, evden çıkartılma tehlikesiyle karşıya karşıya bulunuyor.

- È in pericolo di essere sfrattato.
- Lui è in pericolo di essere sfrattato.

Tamam, karşıya geçelim.

Ok, arriviamo di là.

Böyle asla karşıya geçemem.

Non ce la farò mai.

Çocukları caddeden karşıya geçerken gördüm.

- Ho visto i bambini attraversare la strada a piedi.
- Io ho visto i bambini attraversare la strada a piedi.
- Vidi i bambini attraversare la strada a piedi.
- Io vidi i bambini attraversare la strada a piedi.

O birkaç engelle karşı karşıya.

Sta affrontando diverse difficoltà.

Ben şampiyonla karşı karşıya geldim.

- Ho affrontato il campione.
- Io ho affrontato il campione.

Ben nehri karşıdan karşıya yüzebildim.

- Sono stato in grado di nuotare fino all'altra parte del fiume.
- Io sono stato in grado di nuotare fino all'altra parte del fiume.
- Sono stata in grado di nuotare fino all'altra parte del fiume.
- Io sono stata in grado di nuotare fino all'altra parte del fiume.

Tom mali sorunlarla karşı karşıya.

Tom sta affrontando dei problemi economici.

Karşı karşıya olduğumuz sorunların farkındayım.

Sono ben consapevole dei problemi che affrontiamo.

Tom bir muamma ile karşı karşıya.

Tom affronta un enigma.

Onlar ciddi bir durumla karşı karşıya.

Essi si trovano ad affrontare una situazione grave.

Karşıdan karşıya geçerken dizlerinin üzerine düştü.

È caduta sulle ginocchia mentre stava attraversando la strada.

Tom birkaç ciddi sorunla karşı karşıya.

Tom sta affrontando qualche problema serio.

Tom şimdi bir ikilemle karşı karşıya.

- Tom ora affronta un altro dilemma.
- Tom adesso affronta un altro dilemma.

Bir halat üzerinde dengenizi sağlayıp karşıya geçiyorsunuz.

Devi tenerti in equilibrio su una corda e percorrerla strisciando.

Karşı karşıya gelirlerse toy yavrusu hayatından olabilir.

Uno scontro potrebbe essere fatale per il suo cucciolo vivace.

Tamam, bunun üzerinde oyalanmak istemiyorum. Karşıya geçmeliyim.

Non voglio restare appeso. Meglio arrivare di là.

Tarım endüstrisinin bugün karşı karşıya kaldığı bir sorun.

ci sono le sfide dell'agricoltura odierna.

Bugün dünyanın karşı karşıya olduğu çözülmeyen sorunlar devasa,

I problemi irrisolti che il mondo affronta oggi sono giganteschi,

Demek buradan karşıya geçmemi ve yüksekte kalmamı istiyorsunuz?

Quindi vuoi che attraversi la gola e mi tenga in alto?

Ya da biri ''Tavuk neden karşıdan karşıya geçmiş?"

O se dicono "Janet, ho una barzelletta per te:

Halatla karşıya geçmek istiyorsanız "Sol" ve "Tamam" tuşlarına basın.

Se vuoi strisciare sulla corda, premi "sinistra" e poi "ok".

Halatla karşıya geçmek istiyorsanız,"Sol" ve "Tamam" tuşlarına basın.

Se vuoi strisciare sulla corda, premi "sinistra" e poi "ok".

Bu ipi karşıya atıp onu bir yarığa sıkıştırmayı deneyeceğiz.

Getterò la corda e cercherò di farla incastrare in una crepa.

Karşı karşıya olduğumuz en büyük risklerden biri olduğu konusunda uyardı.

e uno dei maggiori rischi che affrontiamo in quanto civiltà.

Doğanın en ölümcül hayvanları ve sürüngenleriyle de karşı karşıya kalacağız.

bisognerà affrontare alcuni degli animali e dei rettili più letali del mondo.

- Sami bir ikilemle karşılaştı.
- Sami bir ikilemle karşı karşıya kaldı.

- Sami ha affrontato un dilemma.
- Sami affrontò un dilemma.

Astronotları Ay'a nasıl göndereceği konusunda bazı temel sorularla karşı karşıya kaldı .

domande fondamentali su come avrebbe inviato astronauti sulla Luna.

U gemileri eğer İngiltere, açlık ile karşı karşıya gelecek yakında yenilmezler.

Il Regno Unito arriverà alla fame se gli U-boat non vengono sconfitti in fretta.

- Eski köprü yıkılma tehlikesi içinde.
- Eski köprü yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya.

Il vecchio ponte rischia di crollare.

Halatla karşıya geçmek için "Sol"a, aşağı inmek için "Sağ"a tıklayın.

Se vuoi strisciare sulla corda, clicca "sinistra". Se vuoi calarti, "destra".

Ayrıca komünizm tehditiyle karşı karşıya gelebilecek tek siyasi partiye yardım etmek içindi.

ma anche per finanziare il solo partito politico che avrebbe potuto arginare il pericolo comunista.

Halatla karşıya geçmek için "Sol"a, aşağı inmek için de "Sağ"a tıklayın.

Se vuoi strisciare sulla corda, tocca "sinistra". Se vuoi calarti, "destra".

Halatı bu tarafa bağlayacağım ve karşıya geçmek için onu bir hat gibi kullanacağım.

La legherò qua, mi ci appenderò e mi farò scorrere come su una funivia.

Demek karşıya geçmenin en iyi yolunun halatı kullanmak olduğunu düşünüyorsunuz. Tamam, hadi. İşte başlıyoruz.

Pensi che il modo migliore sia attraversare la gola sul cavo. Ok, andiamo.

Iki hızlı zaferle disiplin ve gururunu yeniden kazandı . Ayrıca Aragon'da bir gerilla savaşıyla karşı karşıya kaldı - Fransız işgalciden

Ha anche affrontato una guerriglia in Aragona - una rivolta popolare, guidata dall'odio per l'