Translation of "Tıpkı" in Arabic

0.006 sec.

Examples of using "Tıpkı" in a sentence and their arabic translations:

Tıpkı Banaz gibi,

تماماً مثل باناز.

Tıpkı bizim gibi.

مثلنا تماما.

Tıpkı insan gibi

مثل البشر

Tıpkı bizim gibi insanlar sokaklarda dolaşıyordu. Tıpkı bizim gibi.

الناس مثلنا كانوا يسيرون في الشوارع. مثلنا تماما.

Tıpkı bir otoban gibi,

تماماً مثل الطريق السريع،

Tıpkı bir çoğunuz gibi,

كالعديد منكم،

Tıpkı bir girişimciye, entelektüele,

مع المواطنين العاديين، مع عمال الحقول،

Tıpkı mahvolmuş yeryüzünü dönüştürüp

‫يستعيد الأرض المدمرة ، ينمو من جديد.‬

Ve tıpkı TRAPPIST gibi

وهو يشبه ال TRAPPIST،

Tıpkı çocukken kaleminizin kırılması

كما كنتم وأنتم أطفال عندما تكسرون قلم الرصاص،

Tıpkı binanın kendisi gibi.

مثل ما يفعل المبنى بالمناسبة.

Tıpkı 50 yaşlarındaki adamın

مثل الرجل الخمسيني

Tıpkı şimdi olduğu gibi

تماما مثل الآن

Tıpkı arılar gibi düşünün

فكر فقط مثل النحل

Tıpkı siyah bir duman gibi.

كأنها سحابة سوداء.

Tıpkı bir erkekken olduğu gibi.

بالضبط مثلما كنت رجلًا.

Tıpkı bu fener balığı gibi.

بحجم سمكة الفنار هذه.

Tıpkı yeni Elazığ'da olduğu gibi

مثلما هو الحال في Elazig الجديد

Tıpkı bir rüya gibi düşünün

فكر مثل الحلم

Tıpkı bizim galaksimiz Samanyolu gibi.

مثل مجرتنا، درب التبانة.

Tıpkı modern kuşlardaki gibi içlerini oyuyordu

وتفرغها تمامًا مثل الطيور الحديثة،

Tıpkı lisedeyken birkaç hafta yaptığım gibi.

مثلما فعلت خلال هذين الأسبوعين في الثانوية.

Tıpkı babunların ve orangutanların yaptığı gibi.

‫ما تفعله قردة الربّاح وإنسان الغابة،‬

Tıpkı bir arkadaş gibi cevaplamak için

لتجيب على أسئلة طفلك،

Tıpkı çocuğumuzu çaydanlıktan uzak tuttuğumuz gibi

تماما مثلما نبقي طفلنا بعيدا عن إبريق الشاي

Onun tıpkı olduğu gibi kalmasını istiyorum.

أريدها أن تبقَ كما كانت.

Tıpkı erkek risk sermayedarlarının sorduğu sorular gibi.

تماما كما فعل المستثمرون الرجال.

Tıpkı covid-19 gibi bir düşünün şimdi

فكر مثل covid-19 الآن

Yuvalarında bir kraliçe vardır. Tıpkı arılar gibi

هناك ملكة في عشهم. مثل النحل

Babam beni tıpkı bir eşek gibi kırbaçlayacak.

سجلدني أبي كما يُجلد الحمار.

Nasıl tıpkı eski biçimde yaşamaya devam ederdik ki?

كيف بإمكاننا المتابعة مثل قبل؟

Tıpkı arkadaşları geleceğin Osmanlı Sultanı 2.Mehmed gibi..

محمد الثاني ، السلطان العثماني

Ilginç olan kısım ise tıpkı mısır piramitler gibi

الجزء المثير للاهتمام هو ، مثل الأهرامات المصرية

Tıpkı bir erkek gibi atın üzerinde savaş veriyor

يحارب على الحصان مثل الرجل

Tıpkı Sarah'nın flörtünün en iyi insan olduğunu düşünmesi gibi,

مثل سارة التي تعتقد بأن رفيقها هو أفضل شخص،

Ne yazık ki tıpkı tehlikeli bir uyku ilacı gibi,

مع الأسف كمخدر خطير

Tıpkı babam gibi karakterimin adam gibi adam olmasını istiyordum.

حسنًا، علمت أنني أردت شخصيتي أن تكون شخصية رجل حقيقي كما كان والدي.

Tıpkı bugün yine Amerika'nın Çin ile verdiği savaş gibi

تماما مثل حرب أمريكا مع الصين اليوم

- Tıpkı babasına benziyor.
- Elma ağacın dibine düşer.
- Babasının oğlu.

- هذا الشبل من ذاك الأسد.
- من شابه أباه فما ظلم.
- الإبن سر أبيه.

Ve tıpkı bilinçsiz ya da baygınken olduğu gibi adeta kendinizden

وتشعر كما لو أنّك تنفصل عن نفسك،

Tıpkı saniyenin trilyonda biri kadar süren bir havai fişek gibi.

تماما كالألعاب النارية التى تدوم لمدة تريليون جزء من الثانية فقط.

Tıpkı düzeneğin üst kısmında tek sıra hâlinde ortaya çıkışları gibi.

كظهورهم في خط عند أعلى المصفوفة المبعثِرة.

O hâlde daha küçük bir cihaz kullanacağız, tıpkı bunun gibi.

سأستخدم أدوات أصغر بكثير، شيء كتلك التي هناك.

Tıpkı Apple gibi bir evin de garajında kuruluyor aynı zamanda

يتم إعداده في مرآب منزل مثل Apple.

İtibar da tıpkı bunun gibi çok kuvvetli ekonomik güçtür değil mi?

وبالمثل، فالسمعة قوة اقتصادية قوية جدا، أليس كذلك؟

Tıpkı sihir öğrenip kabul görene dek birkaç yıl benim de olduğum gibi.

مثلما كنت للعديد من السنوات، إلى أن تعلمت السحر وأصبحت مقبولًا.

Bunun sebebi tıpkı bir bilgisayarın işlemcisinin çok yoğun bir şekilde çalışması gibi

وذلك لأن معالج الكمبيوتر يعمل بجد

Buna gülme gazı da denir, tıpkı metanın esas olarak yoğun gübreleme tarımı

الاعلاف يسهم في الاحتباس الحراري. اما غاز اكسيد النيتروز