Translation of "찾는" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "찾는" in a sentence and their turkish translations:

특정 약을 찾는 개인과

Özel ilaç arayan kişilerle

‎짝을 찾는 수단이기도 합니다

Bu dişi, eşini de bu şekilde bulmuş olabilir.

여러분이 투자금을 찾는 중이라면

finansman arıyorsanız,

그것이 바로 진실을 찾는 과정입니다.

İşte, gerçeği böyle bulursunuz.

효과적인 방안을 찾는 일을 합니다.

teknikler üstünde çalışıyorum.

우리가 찾는 쿰부가 여기에 있습니다.

Merhaba Khumbu.

최상의 장소를 찾는 가능성을 극대화하고 싶다면

En iyi evi bulma olasılığınızı maksimize etmek istiyorsanız

길을 찾는 일은 이제 그만해야 합니다.

etrafından dolanmayı bırakalım.

우리가 찾는 엠배라 마을은 정서쪽으로 43km 떨어진

Aradığımız Embarra Köyü 43 kilometre batıda,

태풍의 눈을 찾는 것, 그것이 제 어려움이죠.

Mücadelem; yapabildiğimin en iyisiyle onun merkezini bulmak.

안전한 고정 지점을 찾는 건 언제나 중요합니다

Güvenli bir demirleme noktası bulmak her halatlı iniş için hayatidir.

그러니 이렇게 작은 것들을 찾는 것은 힘들죠.

Bu yüzden onları bulmak epey zor.

여기서 이런 시체를 찾는 건 드문 일이 아닙니다

ama böyle şeyler buralarda nadir görülmez.

이런 환경에서 마른 땔감을 찾는 건 거의 불가능합니다

Bu durumda kuru ağaç bulmak neredeyse imkânsız.

여러분이 좋아하는 곳을 찾는 것이 어떤 것일지 생각해보세요.

Sıklıkla gidip, arkadaşlarınız veya mekânın demirbaşlarıyla takıldığınız

자외선 전등으로 전갈을 찾는 건 사실 아주 현명한 방법입니다

Aslında akrep ararken UV ışık kullanmak oldukça akıllıcadır.

가족의 사랑같이 가장 근본적인 의미를 찾는 것일 수도 있고

veya aileye olan sevginin sade anlamını bulmak

하지만 조용한 장소를 찾는 건 점점 더 어려워지고 있습니다.

Ancak sessiz alan bulmak gitgide daha zor bir alıyor,

‎동물들이 도시에서 번성하려면 ‎거리에서 길 찾는 법을 ‎알아야 합니다

Şehirde başarılı olmak için... ...hayvanların caddelerde dolaşmayı öğrenmesi gerekir.

자기가 몰두하고 있는 것에 대해 답할 방법을 항상 찾는 친구요.

her zaman başarabilen bir arkadaşı vardır.

우리가 해야 할 일은 햇볕이 닿지 않는 그늘진 곳을 찾는 겁니다

Yapmak istediğimiz şey gölgelik bir yer bulup onları güneşten saklamak.

‎하지만 이런 희미한 빛은 ‎땅에서 먹이를 찾는 동물들에겐 ‎큰 도움이 안 됩니다

Fakat bu soluk ışık yerde yemek arayan hayvanlara pek fayda etmez.

그래도 우리는 계속해서 임무를 이어 갈 수 있습니다 독성 생물을 찾는 거예요

Ama şunu yapabiliriz, bu göreve devam edip zehri canlı olarak bulmaya çalışmak için

‎하지만 울버린의 놀라운 감각은 ‎오직 한 가지 목표에 ‎집중돼 있습니다 ‎죽은 먹이를 찾는 겁니다

Fakat inanılmaz duyuları tek bir göreve odaklıdır. Leşçillik.

‎페로몬 입자 수백만 개 중 ‎하나도 감지할 수 있습니다 ‎갈지자로 나는 건 암컷의 위치를 ‎정확히 찾는 데 도움이 되죠

milyonlarcasının arasından tek bir feromon molekülünü tespit edebiliyor. Zikzak çizerek dişinin yerini daha iyi belirliyor.