Translation of "今は" in Turkish

0.074 sec.

Examples of using "今は" in a sentence and their turkish translations:

今はとても寒い。

Şimdi çok soğuk.

ロングスカートは今はやりだ。

Uzun etekler moda.

今はできません。

Onu şimdi yapamam.

今は零下10度だ。

Şimdi sıcaklık sıfırın altında on derece.

今はボストンにいるの?

Şimdi Boston'da mısın?

- 私は今は外へ出たくない。
- 今は外出したくない気分だ。
- 今は出かける気分じゃない。

Şu anda canım dışarı çıkmak istemiyor.

それは今はやりだ。

Bu moda olan şeyler.

今は忙しいですか。

Şimdi meşgul müsün?

今はカキの最盛期だ。

Şu an istiridye mevsimi.

今は虫歯だらけだ。

Bir sürü kötü dişim var.

今ははっきり見える

Şimdi onu çok açıkça görüyorum

それが今は こうです

Şimdiyse böyle.

今は昼の4時半だよ。

Saat öğleden sonra 4:30'dur.

今は手が放せません。

Şu anda müsait değilim.

今は夜中の2時だよ。

Saat sabah ikidir.

今は何も要りません。

Şu an bir şeye ihtiyacım yok.

- 私は今は昼食を食べたくない。
- 今は昼ご飯食べたくないんだ。

Şimdi öğle yemeği yemek istemiyorum.

今はっきり わかるんだ

Artık çok açık görebiliyorum

今はその問題は無いと

her şey gayet güzel.

では 今はどうでしょう?

Tamam, peki ya şu an?

今は朝の9時15分だよ。

Saat sabah dokuzu çeyrek geçiyor.

今は一人でいたいんだ。

Şimdi yalnız olmak istiyorum.

今は時間がないんです。

Şu anda vaktim yok.

今は事情が違っている。

Meseleler şimdi farklı.

今は勤務時間外なんだ。

Şimdi izinliyim.

今は疲れ果てています。

Şu anda çok yorgunum.

- 今は数学の宿題をする気がしない。
- 今は宿題をやる気がしない。

Şu anda canım matematik ödevini yapmak istemiyor.

今は学ぶことが仕事です

Öğrenmek onun işi.

彼は今は船に乗っている。

O şimdi gemiye bindi.

今は市長には会えません。

Belediye Başkanı şimdi müsait değil.

- 今はあまり話したい気がしない。
- 今はあまり話をする気分じゃない。

Şu anda canım çok konuşmak istemiyor.

- 今は散歩に出たくありません。
- 今は散歩に行く気分じゃないんだよ。

Canım şimdi yürümek istemiyor

私は今は965しか働きません

Şimdileri ara sıra 9-9-6 olsa da

‎だが今はまだ母親が頼りだ

O zamana dek... ...annelerine bağımlılar.

- 今勤務中です。
- 今は勤務中だ。

Şimdi görevdeyim.

今はテレビを見る気分じゃない。

Şimdi canım TV izlemek istemiyor.

今は売り上げが落ちている。

Satışlar şimdi düşük.

今は散歩したくないんだよ。

Şu anda yürümek istemiyorum.

今は何を放送していますか。

Şu an yayında ne var?

今はボストンに住んでないんだよ。

Ben şimdi Boston'da oturmuyorum.

でも今は 代価について考えず

Bedeli hesaplamadan, nedenler olmadan

今は変化が必要だと決断した

Şimdi değişime ihtiyaç olduğuna karar verdi.

今は飲むことが本当に必要だ。

Şimdi gerçekten bir içkiye ihtiyacım var.

ちょうど今はオフィスに誰もいない。

Şu an, ofiste kimse yok.

とりあえず今は私のを使って。

Şimdilik sadece benimkini kullan.

今はそれをする気になれない。

Şimdi canım onu yapmak istemiyor.

今は何もすることがないんだ。

Şu anda yapacak bir işim yok.

今は松茸が旬でお安いですよ。

Şimdi Matsutake mantarlarının mevsimi bu yüzden onlar ucuz.

今は一年で一番暑い季節です。

Şimdi yılın en sıcak mevsimi.

痛みは今は和らぎ始めている。

Acı şimdi hafiflemeye başladı.

彼は今は回復に向かっている。

O şimdi iyileşme yolunda.

今はあまり時間がないのです。

Benim şimdi çok vaktim yok.

今は状況が良くなっているはず

Artık her şey daha iyi olmalı.

今は現金を持ち合わせていない。

Şu an nakit sıkıntısı çekiyorum.

私たちは今は誰も信用できない。

Biz şimdi kimseye güvenemeyiz.

今は、それについてコメントしたくない。

Şimdi onunla ilgili yorum yapmayı tercih etmiyorum.

今はそれほど喉は渇いてません。

Özellikle şu an susamış değilim.

今は何もすることがありません。

Şu anda yapacak bir işim yok.

今は雲で隠れてしまっています。

Şimdi, dağ bulutlar tarafından gizlenmiştir.

今ははっきりとはわかりません。

Şu anda emin değilim.

今は何もすることがないんだよ。

Şu an yapacak bir şeyim yok.

- 今、忙しいの。
- ちょうど今は忙しい。

Şu anda meşgulüm.

今は頻繁にこんなことが起きます

Ciddiye alınmamak artık hep karşıma çıkıyor.

今は まあまあ元気にやっています

Bugün, oldukça iyi bir durumdayım.

‎今は5月 ‎子供たちは生後4ヵ月だ

Aylardan mayıs ve yavrular şu an dört aylık.

今は それに取り組む 絶好の時です

Ama üzerinde çalışması gerçekten çok heyecan verici.

彼女は今はすてきなドレスを着ている。

O, şu anda güzel bir elbise giyiyor.

今は仕事を辞めたいとは思わない。

Şu andaki işimden istifa etmek istemiyorum.

今はこれといってすることがない。

Şimdi yapacak belirli bir şeyim yok.

その語は今はもう使われていない。

Kelime artık kullanılmıyor.

今はあまり君と話したくないんだ。

Şu anda gerçekten seninle konuşmak istemiyorum.

彼は今はもうそこに住んでいない。

O, artık orada yaşamıyor.

今はそれをやりたくないんだけど。

Bunu şimdi yapmayı tercih etmiyorum.

今は麻痺の治療に集中していますが

ve şimdi felç hastalığına odaklanıyoruz

昔ならいざ知らず、今はFAXも、メールもある。

Geçmişi bilmem ama, şimdi faksımız ve elektronik postalarımız var.

「今は何時なんでしょう?」「3時30分です。」

"Şu anda saat kaç?" "Saat 3.30."

今はお金の持ち合わせがありません。

Şimdi yanımda hiç param yok.

今は生きるか死ぬかのせとぎわです。

O, bir ölüm kalım meselesidir.

今はこのことについて話せないんだ。

Şimdi bunun hakkında konuşamam.

トムはボストン出身だが、今はシカゴに住んでいる。

Tom Boston'lu fakat şimdi Şikagoda yaşıyor.

- 私は今何も食べる気がしない。
- 今は何も食べる気がしません。
- 今は何も食べたい気がしない。

- Şu an canım bir şey yemek istemiyor.
- Şimdi canım bir şey yemek istemiyor.

- 風がひどくなってきた。
- 今は風がビュウビュウだよ。

Rüzgar şimdi sert esiyor.

彼の顔つきからすると今は機嫌が悪い。

Görünüşe göre o şimdi kötü bir ruh hali içinde.

- 気分がよい。
- 今はすっきりした気分です。

- Şimdi iyi hissediyorum.
- Şimdi kendimi iyi hissediyorum.

今はヘルシンキに住んでいますが、出身はクオピオです。

Şu an Helsinki'de yaşıyorum ama aslında Kuopioluyum.

今はそうじゃなくても将来はいい夫に。

O iyi bir koca olacak.

今は新しいビルがたくさん立っています。

Burada şimdi bir sürü yeni bina var.

今は私達が彼を最も必要とする時です。

Şimdi ona en çok ihtiyacımız olduğu zamandır.

彼が行ってしまった今はとても寂しい。

Şimdi o yok, biz onu çok özlüyoruz.

彼は長い間貧しかったが今は裕福である。

O uzun süredir fakirdi ama şimdi varlıklı.

- 君にキスなんて今はできないよ。
- 今、キスは無理。

Şimdi seni öpemem.

お金が足りないから、今は買えないんだよ。

Onu şimdi alamam, çünkü yeterli param yok.

彼は生まれはフランス人だが今はアメリカ国民である。

Doğuştan Fransızdır ama o şimdi bir ABD vatandaşı.

- 私は今忙しい。
- 今手がふさがっている。
- 今は忙しい。
- 今、忙しいの。
- 今、手がはなせません。
- ちょうど今は忙しい。

Ben şimdi meşgulüm.

スミス夫妻は今はお互いに離れて暮らしている。

Bay ve Bayan Smith şimdi birbirlerinden ayrı yaşıyorlar.

彼は、以前はそう言っていたが、今は言わない。

O eskiden öyle söylerdi ama şimdi söylemiyor.

彼は以前はタバコを吸っていたが、今は吸わない。

Sigara içerdi fakat artık içmiyor.

More Words: