Translation of "があった" in Turkish

0.031 sec.

Examples of using "があった" in a sentence and their turkish translations:

- 昨夜大火があった。
- 昨夜大火事があった。

Dün gece büyük bir yangın vardı.

悪露があった。

Bir loşim vardı.

事故があった。

Bir kaza oldu.

停電があった。

Bir elektrik kesintisi vardı.

何があったんだ?

Hey, ne oldu?

電話があったよ。

- Birisi aradı.
- Biri aradı.

喧嘩があったの?

Bir kavga var mıydı?

火事があったの?

Bir yangın var mıydı?

地震があったの?

Bir deprem var mıydı?

- 昨夜、近所で火事があった。
- 昨夜近所で火事があった。

Dün gece mahallede bir yangın vardı.

先月、集会があった。

Geçen ay bir kongre vardı.

会計監査があった。

Hesaplar denetlenmektedir.

昨晩火事があった。

Dün gece bir yangın patlak verdi.

そこに橋があった。

Orada bir köprü vardı.

今朝地震があった。

- Bu sabah bir deprem oldu.
- Bu sabah bir deprem vardı.

昨日地震があった。

Dün bir deprem oldu.

- 昨夜、大地震があった。
- 昨夜、でかい地震があったんだよ。

Geçen gece büyük bir deprem oldu.

- 私たちは昨日試験があった。
- 昨日は試験があったんです。

Dün bir sınav olduk.

トムから電話があった?

Tom aradı mı?

トムには先約があった。

Tom'un bir önceki sözleşmesi vardı.

私たちはスピーキングテストがあった。

Bizim sözlü sınavımız vardı.

虫の知らせがあった。

Bunun olabileceğine dair bir hissim vardı.

苦心の甲斐があった。

Çekilen zahmete sonuna kadar değmişti.

- ここには刑務所があった。
- 昔はここに刑務所があったんだよ。

Burada bir hapishane vardı.

彼の家に不幸があった。

Ailesinde bir ölüm oldu.

君からの便りがあった。

Onu senden duydum.

彼は休む必要があった。

Onun dinlenmesi gerekiyordu.

彼女は彼と話があった。

Onunla görüşecek bir şeyi vardı.

ここで何があったんだ?

Burada ne oldu?

トムには脳腫瘍があった。

Tom'un bir beyin tümörü vardı.

穴があったら入りたい

Ben sadece bir deliğe sürünerek girmek ve ölmek istiyorum.

沢山の選択肢があった。

Çok seçenek vardı.

しばしの沈黙があった。

Bir sessizlik vardı.

自分の家があったらな。

Keşke kendime ait bir evim olsa.

彼女から電話があった。

Ondan bir telefon çağrısı aldım.

昨夜トムね、熱があったの。

Tom'un dün gece ateşi vardı.

‎でも掘れる場所があった

Ama kazmaya yetecek kadar kum var.

何か事故があったらしい。

Bir kaza olmuş gibi görünüyor.

あなた、昨晩何があったの?

Dün gece sana ne oldu?

30年ぶりにクラス会があった。

30 yıl sonra sınıf birleşimi vardı.

彼から昨日便りがあった。

O dün bana yazdı.

昨夜、何があったんですか。

Dün gece ne oldu?

先月彼から便りがあった。

En son, geçen ay ondan haber aldım.

時間があったら寄ります。

Zamanım olursa, uğrarım.

トムとの間に何があったの?

Sen ve Tom arasında ne oldu?

80円切手があったらなぁ。

Keşke 80 yenlik bir pulum olsa.

どうしたの? 何があったの?

Hayrola, ne oldu?

昨日英語の試験があった。

Dün İngilizce sınavımız vardı.

昨晩、近所で火事があった。

Dün gece mahallemde bir yangın patlak verdi.

ハイチで大きな地震があった。

- Haiti'de büyük bir deprem vardı.
- Haiti'de büyük bir deprem oldu.

ジェームズから突然電話があった。

Birdenbire James'ten bir çağrı aldım.

昨日何があったのですか。

Dün sana ne oldu?

それ以上の問題があった。

Başka bir sorun vardı.

海外旅行の機会があった。

Yurt dışında seyahat etme fırsatım oldu.

トムに何があったんですか?

Tom'a ne oldu?

アメリカで ウィメンズ・マーチがあったからです

Amerika Birleşik Devletleri'nde Kadın Yürüyüşü yaptık.

この革命があったからこそ

bu devrim

先日、彼女から電話があった。

Geçen gün ondan bir çağrı aldım.

株価の急激な下落があった。

Hisse senedi fiyatlarında hızlı bir düşüş vardı.

家のうらに広い庭があった。

Evin arkasında büyük bir bahçe vardı.

家で不幸な出来事があった。

Evde şanssız bir kaza vardı.

ゆうべ奇妙なことがあった。

Dün gece tuhaf bir şey oldu.

その捕虜には威厳があった。

Savaş tutuklusu kendini büyük bir onurla taşıdı.

その情報には誤りがあった。

Bu yanlış bilgiydi.

その山の頂上に塔があった。

Dağın tepesinde bir kule vardı.

野原の大木に落雷があった。

Alandaki büyük bir ağacı yıldırım çarptı.

彼女の目には恐怖があった。

Gözlerinde korku vardı.

庭の回りに高い塀があった。

Bahçenin etrafında yüksek bir duvar vardı.

彼女にも全盛時代があった。

O, daha iyi günler gördü.

彼女には完璧なアリバイがあった。

Onun mükemmel bir mazereti vardı.

かつてはここに橋があった。

Bir zamanlar burada bir köprü vardı.

10日に10件の事故があった。

On günde on kaza oldu.

静岡で地震があったそうだ。

Shizuoka'da bir deprem olduğunu duydum.

何があったか見たんだよね?

Ne olduğunu gördün, değil mi?

私は彼と会う機会があった。

Onu görmek için bir fırsatım vardı.

今朝は歴史の小テストがあった。

Bu sabah bir tarih sınavı olduk.

この角に昔は、パン屋があった。

Bu köşede bir fırın vardı.

きのう自動車事故があった。

Dün bir araba kazası vardı.

昨日は生物の試験があった。

Dün biyolojide bir sınava girdik.

昨日悲しい出来事があった。

Dün üzücü bir kaza gerçekleşti.

彼に新しい勤め口があった。

Onun yeni bir işi var.

こんな誘惑があったとします

Cezbedicilik var burada.

昔そこにはスギの大木があった。

Orada büyük bir sedir ağacı vardı.

昔この辺りにホテルがあったんだ。

Buralarda bir otel vardı.

車には一人分の空きがあった。

Arabada bir kişilik yer vardı.

間違いがあったようにみえる。

Bir hata var gibi görünüyor.

何か誤解があったようですが。

Ben burada bir yanlış anlama olduğunu düşünüyorum.

以前このあたりに池があった。

Buralarda bir gölet vardı.

ゆうべこの町に火事があった。

Dün gece bu şehirde bir yangın vardı.

その家の周りに石垣があった。

Evin etrafında taş bir duvar vardı.

彼らの前には長い冬があった。

Onlardan önce uzun bir kış vardı.

彼には洋々たる前途があった。

Parlak bir gelecek onun önünde uzanıyor.

今年はずいぶん収穫があった。

Toprağımız bu yıl yüksek verim verdi.

通りには何百もの車があった。

Caddede yüzlerce araba vardı.

More Words: