Translation of "」の間、" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "」の間、" in a sentence and their turkish translations:

数秒の間

Ve birkaç saniye için

何千年もの間

Binlerce yıldır,

ここ10年の間

Son 10 yıl içinde,

1991年~2013年の間に―

1991'den 2013'e kadar

嵐の間停電した。

Fırtına esnasında elektrik kesildi.

お二人の間柄は?

O senin neyin olur?

- そのボードは嵐の間に沈んだ。
- そのボートは嵐の間に沈んだ。

Tekne fırtına sırasında battı.

ここしばらくの間。

Şimdilik.

- 彼はその間中黙っていた。
- 彼はその間ずっと黙っていた。

- O, her zaman sessizdi.
- O her zaman sessizdi.

- 春は冬と夏の間に訪れる。
- 春は冬と夏の間にやって来る。

Kış ve Yaz arasında İlkbahar gelir.

夜の熟睡状態の間に

sınırlı depolama kapasitesi nedeniyle,

‎わずか2世代の間に‎―

Daha iki nesil önce olmayan bu kasaba

1870年から1970年の間で

1870'ten 1970'e kadar,

夜の間に雨が降った。

Gece boyunca yağmur yağdı.

猫は枝の間に隠れた。

Kedi dalların arasında saklandı.

アキラは数分の間外出した。

Akira birkaç dakika için dışarı çıktı.

私は彼らの間に座った。

Ben onların arasına oturdum.

嵐の間ずっと寝ていた。

Ben fırtına sırasında uyudum.

明らかに君の間違いだ。

- Açıkçası yanılıyorsun.
- Belli ki yanılıyorsun.

両者の間に関係はない。

Onlar arasında bağlantı yok.

川と丘の間に村がある。

Nehir ve tepe arasında bir köy var.

これは学生の間違いだ。

Bu, öğrencinin hatası.

- 嵐の間は船客はみな船酔いした。
- 嵐の間、乗客はみんな船酔いした。

Tüm yolcuları fırtına sırasında deniz tuttu.

ある時 1年半くらいの間

Bir noktada, yaklaşık bir buçuk yıl boyunca,

あと3年の間 1987年までに

1987'ye kadar üç yıl içinde,

何時の間にか暗くなった。

Ben farkına varmadan önce karanlık oldu.

私たちは木の間を歩いた。

Biz ağaçların arasında yürüdük.

2人の間に愛が芽生えた。

İkisi arasında aşk filizlenmeye başladı.

彼はメアリーとトムの間に座った。

O, Mary ve Tom'un arasında oturuyordu.

彼はしばらくの間休んだ。

O bir süre dinlendi.

夜の間に火事が起こった。

Gece bir yangın patlak verdi.

私は当分の間ホテル住まいだ。

- Şimdilik otelde kalıyorum.
- Şu an için otelde kalıyorum.

谷の間を川が流れている。

Vadi boyunca bir nehir akmaktadır.

私はトムとジョンの間に座った。

Tom ve John arasında oturdum.

トムとの間に何があったの?

Sen ve Tom arasında ne oldu?

トムとの間に何かあったの?

Seninle Tom arasında bir şey oldu mu?

生涯で一番の間違いです。

Hayatımın en büyük hatasıydı.

この間、君からFAXが届いた。

- Birkaç gün önce faksını aldım.
- Geçen gün faksını aldım.

- それは彼ら側での間違いだった。
- それは彼らの側での間違いだった。

Onların tarafında bir hataydı.

- 父はその映画の間ずっと眠っていた。
- 父は映画の間眠り通しだった。

Babam film boyunca uyudu.

- 私たちは夏の間は田舎で暮らします。
- 夏の間、私たちは田舎で生活する。

Biz yaz boyunca ülkede yaşarız.

- 両者の間には格段の違いがある。
- 両者の間には歴然とした違いがある。

Onlar arasında belirgin bir fark var.

- 少しの間座ったままでいて下さい。
- 少しの間そのままでお願いします。

Lütfen birkaç dakika oturmaya devam edin.

‎木の間を150メートルも ‎滑空できる

Üstelik ağaçlar arasında 150 metreye kadar süzülebiliyor.

‎音もなく木の間を移動する

Gecenin tehlikelerinden kaçmak için...

書斎の隣に控えの間がある。

Kütüphaneye bitişik bir bekleme odası var.

会議を昼食の間休みにした。

Biz öğle yemeği için toplantıyı erteledik.

リンゴと本の間にペンがあります。

Elma ile kitap arasında bir kalem var.

パレードは群集の間を通り抜けた。

Geçit töreni kalabalığın içinden gitti.

トムとジムは長年の間、仲が悪い。

Tom ve Jim yıllardır birbirleriyle görüşmüyorlar.

彼女は私の間違いを責めた。

O beni hata yapmakla suçladı.

彼は冬の間中スキーに出かけた。

Kış boyunca kayak yapmaya gitti.

彼は旅行の間日記をつけた。

O, yolculuğu esnasında bir günlük tuttu.

彼は私達の間で人気がある。

O, aramızda popülerdir.

トムと私の間には何もないわ。

Tom ve benim aramda devam eden bir şey yok.

冬の間は苗を鉢植えにする。

Genç bitkiler kışın saksıya dikilir.

ニューヨークとロンドンの間の距離はいくら?

New York, Londra'dan ne kadar uzaklıktadır?

私の留守の間に、母が死んだ。

Annem yokluğum sırasında öldü.

その冬の間、よく雨が降った。

O kış çok yağmur yağdı.

少しの間ここに滞在します。

- Burada kısa bir süre için kalacağım.
- Kısa bir süre burada kalacağım.

- 木立の間に家が見える。
- 木の間に家が見える。
- 木立の合間から家が見えます。

- Ağaçlar arasında bir ev görüyorum.
- Ağaçların arasında bir ev görüyorum.

、フランス革命の間に廃止されました 。

çağın eşitlikçi ruhuyla bağdaşmadığı için kaldırıldı .

その間にナポレオンは迅速に対応した

O sırada Napolyon cevaben fırtına boyutunda hareketlilik gösterdi

休憩の間にコーヒーを飲みましょう。

Mola sırasında biraz kahve içelim.

テレビがその間ずっとついていた。

- Televizyon her zaman açıktı.
- Televizyon hep açıktı.

その宝石は夜の間に盗まれた。

Geceleyin mücevher çalındı.

3月は2月と4月の間にある。

Mart şubat ve nisan arasında gelir.

彼は両当事者の間を調停した。

O iki parti arasında aracılık yaptı.

彼は冬の間ずっと病気だった。

O, kış boyunca hastaydı.

彼はその間ずっと黙っていた。

- O, her zaman sessizdi.
- O her zaman sessizdi.

二人の間がしっくり行かない。

Onlar birlikte geçinemezler.

病気の間に彼はひどくやせた。

O, hastayken çok zayıfladı.

太陽が雲の間から顔を出した。

Güneş, bulutların arasından göründü.

私はその間ずっとここにいた。

- Her zaman buradaydım.
- Hep buradaydım.

彼はちょっとの間ためらった。

O, bir an tereddüt etti.

ケイトは週末の間、伊豆に滞在する。

Kate hafta sonları Izu'da kalır.

この間きみはそう言ったよね。

Geçen gün öyle söyledin, değil mi?

彼はその間ずっと働き続けた。

O,her zaman çalışmaya devam etti.

その間ずっと私はそこにいた。

Ben her zaman oradaydım.

彼は立ち上がり 自分の間違いと

ayağa kalktı ve bir yanlış yaptığını,

10日の間 公民館が設置されます

10 gün süresince bir topluluk salonu oluşturulur,

これは この場所が長い年月の間

Yani bu da insanlar için yapılmış

映画が若者の間で流行している。

Film, gençler arasında popüler.

ライン川はフランスとドイツの間を流れている。

Ren nehri Fransa ve Almanya arasında akar.

テニスは学生の間で大変人気がある。

Tenis öğrenciler arasında çok popülerdir.

その川は両国の間を流れている。

Nehir iki ülke arasındaki akmaktadır.

その兄弟の間には強い絆がある。

Erkek kardeşler arasında güçlü bir bağ vardır.

彼女は少しの間そこに滞在した。

O kısa bir süre orada kaldı.

彼女はしばらくの間幸福だった。

Bir süre mutluydu.

鳥が木々の間でさえずっていた。

Kuşlar ağaçların arasında ötüşüyorlardı.

太郎と花子の間に愛が芽生えた。

Taro ve Hanako arasında aşk başladı.

彼女は何時間もの間彼を待った。

O, onu saatlerce bekledi.

More Words: