Examples of using "Klimawandel" in a sentence and their turkish translations:
iklim değişikliği ve toprak bozunumu.
birlikte iklim değişikliğine karşı savaşmalı,
O bir iklim değişikliği inkarcısıdır.
İklim değişikliği gerçektir.
İklim değişikliği hakkında ne biliyorsun?
İklim değişikliğine çare bulabilir miyiz?
İklim değişikliği bir aldatmaca değildir.
Kutup ayıları iklim değişikliği tarafından tehdit ediliyorlar.
Sorun, iklim değişikliği değil.
iklim değişikliğiyle değişmiş bir dünya
İklim değişikliği küresel bir sorundur.
"İklim Değişikliği" mi yoksa "Küresel Isınma" mı demem gerekir?
Ülkemiz iklim değişikliğine karşı harekete geçmeli.
İklim değişikliğine karşı küresel savaşa önderlik etmeleri.
İklim değişikliğine karşı ayakta durabilmek için birlikte çalışmalıyız.
- Bu küçük Pasifik adası halkı iklim değişikliği tarafından tehdit edilmektedir.
- Bu küçük Pasifik adası ulusu iklim değişikliği tehdidi altındadır.
"Dışarısı soğuk. Küresel ısınma hani nerede?"
İklim değişikliği bilim adamları beklediğinden daha hızlı oluyor.
Zamanımızın en acil meydan okumalarından biri de iklim değişikliği.
bir dünyayı yönlendirmede daha yüksek bir kapasite demek.
Karbon kirliliği, iklim değişikliğinin en büyük itici güçtür.
İklim değişikliği gerçektir ve buna insanlar sebep oluyorlar.
Florida'da memurların "iklim değişikliği" ya da "deniz seviyesi yükselişi" kelimelerini kullanmalarına izin verilmiyor.
iklim değişimiyle mücadele etmek, Atlantik'i geçmeye hazır.
İklim değişikliğinin yaşamlarımızı nasıl etkileyeceğini anlamaya acil bir ihtiyaç var.
Mary geleceğe gitti ve iklim değişikliğinin dünya üzerindeki tüm yaşamı tahrip ettiğini gördü.